Yükleniyor . . .

KARŞIT BURÇLAR

Zıt kutuplar birbirini çekiyorsa, zıt burçlar da birbirini çeker! 

Herkes kendi Güneş burcunun özelliklerine göre hareket eder ve onun hayat amacına göre yolunu çizer. Fakat bu amaca ulaşmak için gölgesini de sahiplenmesi gerekir. Gölge burcu onu tamamladığı gibi, ona bu yolda eşlik eder. Karşıt burçlar birbirlerine aykırı özellikler taşırlar, belki de bu yüzden bütünleşmeye ihtiyaçları vardır. 

“O sinirli, ben sakin. Tamamen farklıyız birbirimizden” dersiniz ama yine de onunla yaşamak istersiniz ya, işte öyle bir şey… O sende eksik olan yönlere sahiptir, içten içe seversin bunu. Ben yapamıyorsam o yapsın dersin. Ben konuşamıyorsam o konuşsun… Ben sıcakkanlı davranamıyorsam, o davransın… Ben mantığımla hareket ediyorsam, o duygularıyla hareket etsin… Kısacası tamamlasın işte beni!

Karanlıkta kalan yönlerini aydınlatamayan burçlar, akıllıca davranıp zıt burçlarını kendilerine eş olarak seçebilirler. Böylece çift olarak bir bütünü oluştururlar.

Fakat bu durumu sadece çift olma açısından incelememek lazım. Herkes ancak zıt burcuyla evlenmeli, birbirlerini tamamlamalı diye bir şey yoktur. Siz zıt burcunuzun özelliklerine bilmeli ve böylece kendinizde eksik olan tarafları daha iyi anlamalısınız. Gölge burcunuzun özelliklerini benimser ve ondan bir şeyler kaparsanız, hayat sizin için daha olumlu ve güzel olacaktır. 

Karşıt burcunuzla bütünleşmek ister misiniz?

KOÇ-TERAZİ

Ateş’in en yakıcı, en sinirli, en kızgın, en hararetli, en kavgacı burcu. O zaten “en”leri sever. Bir de “ben”ler vardır hayatında. “En iyisi, en güzeli, en akıllısı Ben’im!” diyerek meydan okur etrafındakilere. Evet, Koç burcu gücü sever. Meydan okumak onun işidir.

Terazi ise naif ve kibar tavırlarıyla göz doldurur. Her zaman nazik olmayı başarır. Tatlı dille yılanı deliğinden çıkarır adeta. Onun en büyük silahıdır dili… O konuşur, siz dinlersiniz. Ses tonu bile ona “evet” demek için başlı başına bir nedendir.

Nasıl oluyor da hır gür konuşan, tartışarak olayları çözen bir burç ile; barış yanlısı, gürültülü konuşmalardan rahatsız olan, dinlemeyi ve empati kurmayı seven bir burç anlaşır?  

Bilirsiniz Yin ve Yang felsefesini; her şey iki kutupludur ve birbirine karşıttır. Her iyinin içinde kötü, her kötünün içinde iyi vardır! sessiz sakin dediğiniz Terazi’nin içinde bir Koç yok mu sanıyorsunuz? Terazi kızdı mı adeta Koçlaşır; sakin insan gider, sözünü sakınmayan biri gelir yerine. Sonuna kadar savunur kendini. 

Peki ya Koç? Özgürlüğüme düşkünüm der, evlilik bana göre değil der. Ama bir bakarsınız herkesten önce evlenmiş. Tıpkı gölge burcu gibi onun da isteği yuva kurmaktır. Ben merkezci tavrı, şıp sevdi tavırları gençliğinde kalmıştır. Artık yuvasına bağlı olması gerektiğini bilir…

İnsanların içindeki bu yarım kalmışlık hissi bir anda doldurulması gereken bir ihtiyaç haline gelir. Koç “ben” derken aslında “biz” demeyi arzular… Terazi ise yeri gelir hakkının yendiğini görür ama naif yapısı nedeniyle sineye çeker bunu. Ama kavga edip, bağırıp çağırıp hakkını almak istemez mi, hırslanmaz mı hiç? tabii ki ister… Fakat kendi yapamıyorsa, gölge burcuna koşar. Eksiğini tamamlamasını ister. Zıt kutuplar bu yüzden hem çatışır hem anlaşır. Her cesur Koç’un yanında, becerikli ve onu çekip çeviren bir Terazi vardır. 

BOĞA – AKREP

Toprak grubunun sabit yapılı burcu Boğa ile su grubunun sabit yapılı burcu Akrep karakter bakımında ele alındığından birbirlerinin tam tersi özelliklere sahiptirler. Toprağın sabit ve güvenilir yapısı, su gibi savunmasız ve pek de güvenilir olmayan yapısına ilaç gibi gelecektir. Birbirlerinden beslenen bir ilişki olacaktır bu… Nasıl bitkiler, çiçekler, kısacası doğa, su olmadan yaşayamazsa; işte birbirlerine zıt olan bu iki burç da farklılıklarına rağmen çekerler birbirlerini. Su grubunun tutarsız ve ne zaman ne yapacağı belli olmayan tavrı, ayakları yere sağlam basan toprak grubunun aklını karıştırsa da, bir şekilde denge sağlanır. 

Zodyak kuşağında aralarında 180 derece açı bulunan Boğa ve Akrep’in özelliklerine baktığımızda; rahatına, yeme içmesine düşkün, sakinliği seven Boğa’nın zıt burcu Akrep ise savaşçı, hırslı, korkusuz, tuttuğunu koparan bir yapıya sahiptir. 

Ama işin diğer tarafına baktığımızda, Akrep rahatlamak, kafasındaki yüklerden kurtulmak ister. Hırslı yapısının onu zaman zaman mahvettiğini çok iyi bilir ve vazgeçmek için karşıt burcunun özelliklerine sığınabilir. Gölge burcunun iyi yanlarına alan Akrepler, dünyanın en merhametli insanları haline gelirler. Hoşgörülü, sevecen, romantik bir Akrep buluruz karşımızda. 

Boğa ise zıt burcunun özelliklerini aldığında; derin düşünen, sezgileriyle hareket eden, paylaşımcı ve sevdiklerine düşkün biri haline gelir. 

Gölge burcumuz boşuna yok aslında… Eksiklerimizi ve hangi aşamalardan geçmemiz gerektiğini bize zıt burcumuz öğretir. Bir Boğa, Akrep’in geçtiği evrelerden geçmeli paylaşmayı, insanlara merhamet göstermeyi, bencil tavırlarından uzaklaşmayı öğrenmelidir. Aynı şekilde bir Akrep de Boğa’nın dönüşümünden geçerek, Venüs etkisinden kendine bir şeyler kapmalı, estetiğin ve güzelliğin önemini unutmamalı, kendini olaylara fazla kaptırmamalıdır. 

İKİZLER – YAY

Merkür’ün değişken yapılı insanı İkizler ile Ateş grubunun yerinde duramayan çocuğu Yay’ın birbirlerinden öğrenecek çok fazla şeyi vardır. Zeki İkizler burcu her konuya ilgi gösterir fakat mantığıyla hareket ederek, hangisine yoğunlaşması gerektiğini bilir. Yay ise çocukça bir hevese sahiptir ve acelecidir. Hoşlandığı ya da kafasına yatan şeye anında ulaşmak ister. Bir işe de hiç düşünmeden atılabilir. Bu da onun zararlı çıkmasına neden olur. 

Hâlbuki yapması gereken zıt burcunun özelliklerini benimsemek, eksik olan yönlerini kapatmaktır. İki burç da bilgiye aç ve öğrenmeye yatkındır. Araştırmacı tavırları onların ortak özelliğidir. Fakat Yay insanı öğrendiği bilgiyi yaymak, herkese söylemek isterken; İkizler bunu kendine saklamayı seçer. Başkalarına öğretme telaşı içinde değildir. İkizler “bilgi” yi alır, Yay ise onu “tecrübe” eder. 

Zıt burçlar arasında ortak özellikler varmış gibi dursa da aslında amaç olarak farklılıkları olduğunu görebiliriz. Örneğin bu iki burç da çok konuşur. Bir araya geldiklerinde iki taraf da konuşmak ister, sesler oldukça yükselir. Ama İkizler konuşurken bir yandan da dinlemesini bilir. Fakat Yay sürekli anlatma derdindedir. Yay’ın sohbetlerinde olaylar ve kişiler ön plandayken, İkizler gözlemlerini aktarmaktan hoşlanır. Yay farklı kültürlere ve insanlara düşkündür, İkiler ise bildiği yerlerde dolanmaktan hoşlanır.

Fakat bazen Yay İkizler’in özelliklerini alıp kötüye kullanabilir. Bilgiyi tecrübe etmeyi unutup, bilgi yarıştırmaya, laf ebeliği yapmaya, dedikoduya meyilli olur.  Halbuki Jüpiter ona bilgiyi yaymasını öğütlemiştir. Keşfe çıkmalı, seyahat etmeli, özgürce ulaştığı bilgiyi tanıştığı insanlara aktarmalıdır. 

İkizler ise olumsuz olarak Yay’ın özelliklerini alırsa, kendi bildiğinden şaşmayan, başkalarının düşüncelerini önemsemeyen, sadece kendi gibi düşünen insanlarla birlikte olabilen biri haline gelir.

İşte birbirlerini dengelemesi gereken bu iki burç, bir araya geldiğinde zıtlaşır ama mutlaka anlaşır. Hava burcuna mensup İkizler, her zaman yaptığı gibi birkaç seçenek arasında kalıp kendini kararsızlığa bıraktığı anda, Ateş’in yani Yay’ın onu teşvik etmesine ihtiyaç duyar. Yay ise mantığının sesine kulak vermeyi, bilgiye erişirken aceleci olmamayı İkizler’den öğrenir. Kısacası her kafası dağınık bir Yay’ın arkasında, mantıklı bir İkizler vardır. 

YENGEÇ – OĞLAK

Hassas, kırılgan, kuruntulu ve tabiri caizse sulu gözlü Yengeç’in; sert, ayakları yere sağlam basan, duyguları ikinci plana atan, maddi güvence isteyen Oğlak’la anlaşması? Zıt burçlar işte…

Ağlamayı bilmeyen Oğlak, Yengeç sayesinde duygularını keşfe çıkar. Kalbi olduğunu fark eder ve olaylara bakış açısı değişir. Yengeç adeta sezgilerden oluşur. Hissetmek onun doğasında vardır. Ailesine özellikle de annesine düşkündür. Belki de bu yüzden korkuları, güvensizlikleri ve hep sırtını bir yere yaslama isteği fazladır. 

Oğlak ise Satürn etkisindedir. Zorluklar onun işidir, üstesinden gelmeyi, çalışıp çabalamayı, yalnız hareket etmeyi sever. Disiplinlidir, anasının kuzusu olamaz. Ama işte eksik kalan taraflar vardır…“Akıl” kimi zaman “sezgi” ye dönüşmelidir. Kimi zaman hisler ön planda olmalıdır. Oğlak, gölge burcundan işte tam olarak bunu öğrenir. 

Yengeç, zıt burcunun olumsuz özelliklerini sergilemeye başladığında “maddi güvence” onun gündemini oluşturacaktır. İçinin huzursuz olması ve iç çatışmalar yaşaması da mümkündür. Sorumluluk sahibi, işini her şeyden üstün tutan bir kimliğe bürünür. Bazen gölge burcunun etkisinde çok fazla kalır insan, işte o zaman nerede durması gerektiğini, ne kadarını alması gerektiğini bilmelidir. 

Oğlak, karşıt burcunun özelliklerini aldığında ise o sert, işkolik insanın aslında “annemi getirin bana” dediğini görebiliriz. İçten içe sevgiye muhtaçtır. Başarılarının takdir edilmesini ister. Yalnız başına başarılı olmak onu tatmin etmez, sevdikleriyle paylaşmak ister sevincini. İçten içe her Oğlak bunu ister. Yalnızca gölge burcunu takip edenler, bu özelliklerini ortaya döker… Kimi zaman ise olumsuz özelliklerini alır ve işi gücü bırakıp, sadece duygularına yoğunlaşır. 

Normalde Yengeç’in yapması gereken şey, gölge burcunun hırsından ve yaşamın acımasız koşullarına dayanma gücünden kendine bir şeyler almasıdır. Fazla duygusallığın, ona zaman zaman kaybettirdiğini fark etmelidir. Oğlak ise zıt burcundan, sezgiler ve duygulara dair bir şeyler öğrenmelidir. Böylece başarılarını sevdikleriyle paylaşınca, daha mutlu olduğunu görecektir.

ASLAN – KOVA

Ateş ve Hava anlaşır mı? Eğlenceli, öncü, egosuyla hareket eden Aslan insanı karşısında özgürlüğüne düşkün, uçarı, insanlık adına bir şeyler yapmayı amaç edinen, azıcık da ukala bir Kova’yla karşılaşınca tabii ki de neye uğradığını şaşırır. Kova’nın kendini övmeye ihtiyacı yoktur. O zaten zekasına sonuna kadar güvenir. Değişim, dönüşüm, insanları harekete geçiren tavırlar onun doğasında vardır. Aslan cool takılırken, o bulduğu yeni şeyleri anlatmaya bayılır.

Kova’nın bu havalı hali, Aslan’ın siniri bozsa da içten içe ona özenir. O asla asi biri olamamıştır, ama Kova’dan ilham almak ister. Onun asiliğine ve başkaldıran tavrına sahip olmak ister.

Kova gölge burcundan rol kaptığında neler olur? Kova ise Uranüs etkisinde olduğu için herkesten farklı görür kendini. İnsanların onu anlayamayacağını, fikirlerinin bu dünya için fazla uçlarda olduğunu düşünebilir. Bu yüzden de karşısındaki insanı zaman zaman küçük gördüğü olur. Yalnızca onun doğruları vardır. Bu kibirli yanının da zıt burcundan ona geçmiş olabileceğini tahmin etmişsinizdir. Eğer bu özelliği abartırsa yanında “arkadaşım” diyebileceği kimse kalmaz. Gölge burcumuz bizim eksik taraflarımızı anlatmakla kalmaz, nasıl bir insan olmamız konusunda bize yol da gösterir. Bu yüzden eksik tarafları alırken, ölçüyü kaçırmamak gerekir. 

Kimi zaman Kova, Aslan’ın özelliklerini kötüye kullanıp insanlığa, bilime ve toplum yararına işler yapmak en büyük amacıyken, kendine bir krallık kurmaya çalışır. Fakat bu onun “özgün” ve “orijinal” karakterinden uzaklaşmasına neden olur. Hâlbuki özgür Kova’nın Aslan’dan alması gereken özellik “yuva sevgisi” ve bağlılığıdır. Kova içten içe evlenip, çocuk sahibi olma hayali taşır. Ama Kova kendi özelliklerini abartırsa, bu özlemine ulaşmakta zorlanır. İşte bu yüzden gölge burcuna ihtiyacı vardır.

Aslan’ın ise zıt burcundan öğrenmesi gereken, egosunu bir kenara koyup bilgiye kendini açık hale getirmesidir. Akıl ve sezgi bir arada kullanıldığında daha mutlu olacaktır. Herkese kendini beğendirmeye çalışmak yerine, bireysel bir şeyler yapabilmeyi öğrenmelidir.

BAŞAK – BALIK

Birbirlerinin ışığına ihtiyaç duyan burçlardan biri de Başak ve Balık’tır. Gizli duygular, karanlıkta kalan yönler gölge burcumuzla birleşince ortaya çıkar. Balık Neptün etkisinde olduğu için hayal dünyasında yaşarken, zeka ve hareket gezegeni Merkür tarafından yönetilen Başaklar düşünmeyi unutur ve sadece mantığıyla hareket etmek ister. Pratik olmak zorundadır ve hayal kurmaya zamanı yoktur. 

Kimi zaman bu karakteri onun duygusuz biri gibi gözükmesine neden olur. Hatta o bile bu halinden hoşnut olmayabilir. Karşıt burcunun merhametli, evcimen, duygusal özelliklerine özenir, öyle olamayacağını düşünür. Ama ister! Eğer şanslı bir Başak’sa, kendisinde eksik olan özellikleri keşfedip, bunu kendine empoze etmeye çalışır. Balıklaşan bir Başak, zekâsıyla duygularını harmanlar hem evinde hem işinde mükemmeli yakalar. 

Fakat zıt burcunun özelliklerini biraz fazla alırsa işte o zaman karşımızda, iyi niyet timsali, kendini düşünmek yerine başkalarını düşünen, yardım etmek uğruna kendini unutan, programlı halinden sapan bir Başak görürüz. Hâlbuki zıt burcunun özelliklerini doğru alırsa, soğuk duruşundan vazgeçip biraz daha kendine zaman ayırabilir. Hobilerine, el becerilerine, müziğe daha fazla vakit ayırırsa onun için hayat daha eğlenceli olacaktır ve rutinlikten kurtulacaktır.

Balık ise hayal dünyasında inip, gerçeklere dönmelidir. Bu yüzden gölge burcuna ihtiyaç duyar. Onun özelliklerini doğru bir şekilde alırsa, kafasında yarattığı dünyayı somut hale getirebilir. Yaratıcı fikirlerini sadece kendine saklamaz. Normal yaşamında hayallerini gerçekleştirmek ve planlı hareket etmek için gerekli disiplini sağlar. 

Peki, Balık gölge burcunun özelliklerini kötü bir şekilde alırsa ne olur? Prensiplerine düşkün, ilişkisinde dominant ve kıskanç tavırlar sergileyen, hatta çok fazla özel hayatına özen göstermeyen ve işine odaklanan, kuralcı bir Balık… Şüpheci olduğu için aradığı doğru kişiyi bulması uzun yıllarını alır. Kimseye güvenmez, eleştirir, hep yanlış taraflarını görür.

İki burcun birbiriyle uyumu nasıl olur peki? Farklılıklardan beslenen bir çift haline gelirler. Eksik yönlerini kapatırlar ve bütün olurlar. Balık akıl verir, Başak uygular. Balık düşünür, Başak konuşur. Neptün kurgular, yaratır, hayal eder; Merkür ise mantığını kullanıp doğru zamanda harekete geçirir. 

Astrolog ZEYNEP TURAN

Yazının Her Hakkı Saklıdır.

17.01.2013

Günün Ruh Hali
Ay Başak burcunda. Sorumluluk sahibi olmak başka dediğimiz bir gün olacak. Sevgilisinden ilgi görmek isteyenlerin sayısı artıyor! Duygusallığımız pik yapabilir!
Zeynep Turan
Hakkında
Astroloji bir yol haritasıdır. Hayatınızla ilgili keskin bir viraj aldığınızı düşünüyor olabilirsiniz. Peki, o zaman size bir soru; İçinde bulunduğunuz dönemin hayatınızdaki en zor dönem olduğuna nasıl karar veriyorsunuz? Astroloji bunları yıl yıl cevaplıyor! Zeynep Turan; doğum haritanızda yani horoscope haritanızda, size özel olayları anlatırken, olayları nasıl yöneteceğinize dair danışmanlık da veriyor…Siz doğum bilgilerinizi veriyorsunuz, Zeynep Turan doğum anınızdaki gezegen konumlarından hayatınızda neyin öne çıktığını anlatıyor.
Yükselenini Hesapla
2023 Karar
Gezegen hareketleri 2023’ün seçilmiş bir yıl olduğunu iddia ediyor...