Yılın En Uzun Gecesi: Şeb-i Yelda

YILIN EN UZUN GECESİ: ŞEB-İ YELDA

ŞEBİ YELDA NEDİR?

Yeni bir yıl daha geldi ömürlerimizin kapısına dayandı. Her yılın arkamızda bıraktığımız yıldan daha iyi olmasını dilerken geçtiğimiz yıl başlarını sanırım geri de bıraktığımızı hepimiz hissediyoruzdur. Yeni yıla yeni umutlar ekmek, yeni dilekler dilemek , yeni hedefler koymak için çıkacak zihinlerimiz yola. Lakin yüzyılın masalı çok farklı işliyor. Gezegenlerin düzeni de değişiyor. Yüreğiniz gök kubbenin dönüştüğü günlerde farkında olmadan 2020 yılı başka olacak diyecek.

Sanmayın ki hiçbir şeye yetişemeyen, yapmaya zaman bulamaz hale getiren yüzyılın eteklerinden kaynaklanıyor. Hayır! Gözle görülemeyen, elle tutulamayan ama dünyayı farklı bir çağa sürükleyen dizilim gök kubbede zuhur etmeye başlıyor. Güneş, 21 Aralık gecesi, 22 Aralık’ta sabaha karşı Oğlak burcuna geçecek.

Telefonların içinde yaşayan nesiller daha güçlü şekilde hayatta yerini almaya başlarken köşeleri tutanlar kalkmaya başlıyor. Dengeler değişirken, duygular yükseliyor. Beklentiler sadece artmakla kalmıyor herkes bir şekilde kısıtlanmış duygularla uğraşıyor.

En uzun gece bu sefer sırları çözüyor.

En eski geleneklerden biri olan, en uzun gece anlamına gelen “Şeb-i Yelda’’; sonbahar mevsiminin bittiği ve kışa girilen gece olarak, kış gündönümü gecesine denk gelir.

Kış gün dönümü, Kuzey yarım küre için, yılın en uzun gecesi ve en kısa gününe sahiptir. Bugünü takip eden günlerde geceler kısalmaya, günler uzamaya başlar. 21 Mart tarihinde gece ve gündüz süre olarak eşitlenir.

Kimi inanışlarda “Horrem Ruz” (Kutlu Gün) olarak geçen Şeb-i Yelda, Eski Ermeni takvimlerinde de “Navasard” olarak adlandırılmış ve yeni yıl olarak kutlanmıştır.

“Şeb i Yelda” olarak da adlandırılan kış gündönümü, en eski tek tanrılı inanış olan Zerdüştlükte de kış mevsiminin başlangıcı, yeni yılın başı olarak da bilinirdi. Ancak en uzun gece olması sebebiyle de, gece bitip sabah güneş doğana kadar yemekler yenir, eğlenceler düzenlenirdi. Bugün bile başta İran olmak üzere birçok yerde, Şeb-i Yelda günü kutlamaları yapılır. Bu kutlamada amaç bir taraftan en uzun gecenin karanlığında gelecek kötülükleri engellemek, diğer taraftan da güneşin doğuşuna şahit olarak kötülüklerin bitimine şahit olmaktır.

“Şeb-i Yelda”, bütün özelliklerinin ötesinde sevgi ve dostluk gecesidir. Bu gecede, küsler barışır, kalplerdeki kinler sökülüp atılır ve kırgınlıklara son verilir.

Nar Kırmak

Gelin hep beraber bereketin ve çokluğun simgesi ‘nar’ ile yeni yılımızı kış gündönümü günü-gecesi kutlayalım.

Hepimiz yeni yıldan umutluyuz. Her şeyden önce kendimize inanıyor ve umudumuza, emeklerimize en önemlisi bereketimize inanarak yeni umutlara yelken açıyoruz. 21-22 Aralık’ı tarihlerini asla boş geçmiyoruz.

Bunun nar ile ne alakası var derseniz;

Bolluğun ve bereketin simgesidir.
Yahudi inancına göre doğruluğu simgeler.
Nar, bolluk, bereket; birin bin olmasıdır.
Nar, doğum ve çoğalmadır.
Nar, Osmanlı’da sevilen kıza gönderildiğinde; evlenme teklifi anlamına gelir.
Nar, yaşamın sembolüdür.
Nar, Farsçada ateş anlamına gelir.

Anadolu’da nar kırma; evin içinde nar patlatılır, kırılır, nar parçalanır, taneleri eve dağılır; böylelikle eve bereket getireceğine inanılır. Nesiller boyu gelen bu geleneği tekrar etmeye ne dersiniz?

Narın bereketi simgelediği toplumlarca kabul görmüş ve bu bereketi yaymak için nar çeşitli alanlarda kullanılmış. Şimdi bizlerde bolluğu, bereketi, isteklerimizi kendimize çekmek için bu geleneği sürdürüyoruz.

Nar nasıl kırılır?

Öncelikle akşam eve giderken nar alıyoruz.
En uzun gecenin yaşanacağı 21 Aralık akşamı narımızı temiz, şeffaf bir poşete koyuyoruz. Böylece narımızı kırdığımız zaman hem ziyan etmiş olmuyor hem de çok daha hijyenik bir ortam yaratmış oluyoruz.
Bereketi üzerimize çekmek için evimizin eşiğinde narı kırıyoruz. Dilerseniz iş yerinizde de yapabilirsiniz.
Dilediğiniz saatte, dilediğiniz yerde narınızı kırabilirsiniz. Ben evimin eşiğinde kırmayı tercih ediyorum. Siz isterseniz evinizin eşiğinde, isterseniz mutfağınızda kırın... Nerede, nasıl istiyorsanız.
Önemli olan güzel niyetleriniz.
Amacımız dua etmek, zihnimizde yeni yerler açmak