Yükleniyor . . .

URANÜS İKİZLER DÜNYA VE TÜRKİYE GÜNDEMİ

Uranüs’ün Toplumsal Etkileri Nelerdir?

Kişisel özgürlükten toplumsal devrime kadar her alanı Uranüs ifade eder. İlericilik, örgütçülük, sosyal faaliyetler, yardım kuruluşları, uluslararası sivil toplum örgütleri, dernekler, vakıflar, öğrenim kurumları, üniversiteler Uranüs’ün kapsama alanına girer. Anarşizm, sosyalizm, teknik ve sanatsal devrimler, toplumsal cinsiyet, yasa dışı yapılanmalar ve örgütleri ifade eder.  Ayrıca ülkeler açısından diplomasiyi ve uluslararası ilişkileri de temsil eder. Uçak, uzay, havalimanları yine Uranüs’ün hanesine yazılır.

Uranüs İkizler Döngüsü Tarihleri

  • 7 Temmuz 2025 Uranüs İkizler burcuna taşınacak.
  • 8 Kasım 2025, Uranüs Boğa burcuna geçiş yapacak.
  • 26 Nisan 2026 Uranüs İkizler burcuna geçecek.
  • 3 Ağustos 2032, Uranüs Yengeç burcuna geçecek. 

Bir Önceki Uranüs İkizler Seyrinde Neler Olmuştu?

Uranüs'ün Zodyak'ta 12 burçta tam turu tamamlaması yaklaşık 84 yıl sürer. 7 yılda bir burç değiştirir ve her yıl ortalama 4,5 ay geri gider. Uranüs İkizler burcunda en son 1942 – 1949 yılları arasında hareket etti. İlk etapta 7 Temmuz – 8 Kasım 2025 tarihleri arasında İkizler burcunda hareket edecek devrim gezegeni, kısa bir fragman izletecek. Tam turuna 26 Nisan 2026 tarihinde başlarken, 2032 yılına kadar da devam edecek.

Devrim gezegeni dış bağlantıları, dünyadaki gelişmeleri temsil eder. Yapısı gereği büyük değişimleri ve ardından oluşacak yenileri körükler. Bir önceki seyrinde oluşturduğu etkileri bilmek, gelecek Uranüs İkizler yolculuğunu anlamayı kolaylaştıracaktır. 1941-1949 yılları arasında Uranüs İkizler burcunda hareket ederken, dünya tarihi açısından birçok önemli olay gerçekleşmişti. Bu dönemde özellikle II. Dünya Savaşı ve Soğuk Savaş öne çıkan konuların başında geliyor.

Yerküre bu yıllar arasında II. Dünya Savaşı’nın yıkımını yaşadı ve ardından Soğuk Savaş’ın başladığı kritik bir döneme ev sahipliği yaptı. II. Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle Amerika süper güç olarak küresel politikada yükseldi. Soğuk Savaş döneminin başlamasıyla 1947 itibariyle siyasi görüşler açık bir karşı mücadeleye dönüştü. Bilgi savaşları başladı, bu da CIA ve NSA gibi istihbarat kurumlarını oluşturdu. Amerika, Avrupa’nın hassasiyetinden faydalanarak Marshall Planını devreye soktu.

Uranüs İkizler Yolculuğunda Neleri Ön Plana Çıkartacak?

Uranüs’ün İkizler burcundaki transiti iki ayrı döneme ayrılacak. 7 Temmuz – 8 Kasım 2025 ve 26 Nisan 2026 itibariyle devam eden toplam 7 yıl. İletişim, teknoloji, öğrenme ve sosyal bağlantılar alanında büyük değişim ve mucitleri yaşatacağının altını çizecek. İkizler burcunda Uranüs, zihinsel dahiliği işaret edecek. Özgürlüğü, bağımsızlığı, halk hareketlerini de bu etkide görebiliriz. Evrensel gezegen ile insancıl bir burç yoldaşlık yaparken toplumlar için kolektif değişimi gösterebilir. Bu dönemde, yeniliklere açık olmak ve esnek kalmak önemli görünecek. Değişimler elbette hayatta bazı zorluklar getirecektir ancak bu değişimlerin getireceği olanaklar da olacak.

Teknoloji, medya ve sosyal etkileşimler açısından yeniliği teşvik ederken; birbirinden bağımsız olmayabilir. Manifestoları aydınlanmış bir toplum yaratma üzerine olabilir. Uranüs geleneksel yapıları bozar. Kültürel olarak, alışılmadık fikirleri keşfetmeye ve ani değişikliklere uyum sağlamaya davet edebilir. Önümüzdeki 7 yıl boyunca dünyayı algılama ve onunla etkileşim kurma biçiminde derin değişimlere yol açacağının altını çizecek.

Uranüs İkizler Döngüsünde Türkiye’nin Kolektif Dönüşümü!

Uranüs, 2025 yılında İkizler burcuna geçtiğinde, yalnızca bir gezegenin burç değişimi ile sınırlı olmayacak. Aynı zamanda zihinsel yapının, toplumsal hafızanın ve kültürel döngülerin yeniden yazıldığı bir çağın başlangıcını da işaret edecek. Türkiye Cumhuriyeti'nin Ay burcunun İkizler olması, bu döngüyü ulusal düzeyde daha da köklü hale getirecek. Zira Uranüs, Türkiye'nin kolektif duygusal belleğine doğrudan temas edecek Halkın ne hissettiği değil, bu hissi nasıl düzenlediği, nasıl dile döktüğü yeniden tarif edilecek.

Yedi yıllık Uranüs İkizler döngüsünde; Türkiye, devlet mimarisinden yerel yönetimlere, kamusal düzenlemelerden yapısal değişimlere kadar birçok alanda dönüşümden geçecek.

  • Kültür ve Turizm Bakanlığı bölünerek yeniden yapılandırılabilir. Turizm Bakanlığı'nın yaptırımları ve bağımsız uygulamalar noktasındaki yetkinliği de artırılacak.
  • Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın işlevselliğini artırmak için Hazine Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı olarak iki bakanlık çatısı altında konumlandırılacak.
  • Muhtarlıklar gibi tarihsel ama dijital çağda sorgulanan yapıların işlevi yeniden düşünülecek.
  • Belediyecilik anlayışı yalnızca altyapı hizmetiyle sınırlı kalmayacağı gibi halkla devlet arasındaki temas doğrudan, daha hızlı ama daha hesap verebilir bir çizgiye taşınacak.
  • Eğitimde, LGS gibi sınava dayalı ve eleme odaklı sistemler sorgulanırken, çocuğun bilgiyle olan ilişkisi ezberden çıkartılıp, deneyime ve anlam oluşturmaya dayanacak. Bu yalnızca bir sınav sistemi değişimi değil, aynı zamanda zihniyet devrimine işaret edecek. Bilginin ulaşıldığı yer de ifade ediliş şekli de farklılaşacak.
  • Ekonomide, tüketim alışkanlıkları, vergi sistemleri ve kamu gelirlerinin üretim temelli mi yoksa spekülatif mi olduğu sorgulanacak.
  • Faturalarda sayaç bazlı yeni modellere geçiş yapılırken, denetimden öte toplumsal bilinç inşası ön plana alınacak.
  • Ülkemizin, dünyanın en büyük deprem kuşaklarından birinde yer aldığını yeniden hatırlanırken, kentsel dönüşüm yalnızca ekonomik değil, hayati bir zorunluluk haline gelecek. Yüksek yapıların güvenlik kriterleri yeniden tanımlanacak. Dikey yapılaşmanın sınırları çizilirken, depreme dayanıklı ve kamu güvenliğini esas alan mimariler ön plana çıkacak. Büyük şehirlerdeki gökdelenlerin şehir mimarisine verdiği zararlar tespit edilirken, ilk defa yıkımlarına da tanık olacağız.
  • İmar düzenlemeleri, imar barışı gibi uygulamalar, geçmişin kodlarından beslenmeyecek. Daha ziyade geleceğin denetimlerini güçlendirmeye yönelecek.
  • Tarım bu dönemde stratejik bir alan olarak yeniden tanımlanacak. Toprağa dönmek, kent yorgunluğunun ilacı değil, temiz gıda çabasını işaret edecek.
  • Geri göç, yalnızca mekânsal bir hareket değil, bir kimlik ve aidiyet temelinde arayışına dönüşecek. Hatay gibi…
  • Kültürel varlıkların ve tarihi eserlerin korunmasında da Uranüs İkizler seyri büyük bir yeniden yapılanma dönemini temsil edecek. Kültür varlıklarının korunmasına dair yasal düzenlemeler yeniden kaleme alınacak. 2019’dan bu yana yurtdışına kaçırılan eserlerin geri dönüşü için gerekli adımlar atılacak. Anıtlar Yüksek Kurulu'nun işleyişi ve kültür varlıklarını koruma kurulları baştan dizayn edilecek.
  • İl özel idareleri gibi ara düzey kurumlar işlevsizlik nedeniyle küçülüyor ya da tamamen tasfiye ediliyor.
  • Vakıflar Genel Müdürlüğü yeni bir konuma taşınıyor. Özellikle dini yapılar, medreseler ve türbelerle ilgili yetki alanları yeniden tanımlanıyor. Birçok yapının bu döngüde uluslararası miras kapsamına alınacağı vurgulanıyor.
  • Türkiye, UNESCO ile daha derin ilişkiler kuruyor; birçok kültürel varlık ve alan bu kuruma bağlanıyor. Göbekli Tepe yeniden dünya gündeminde yer bulurken; ülkemizdeki arkeolojik kazıların sayısı artacak. Ülkemizin topraklarındaki tarih yeniden hayata döndürülecek.

3. Dünya Savaşı Olasılığı ve Türkiye’nin Stratejik Konumu

Doğu Akdeniz, Kafkaslar ve Karadeniz hattında jeopolitik gerilimin artış göstermesi, enerji yolları, askeri üs bölgeleri ve kıta sahanlığı çatışmaları, bölge ülkeleri arasında yeni türden bir bloklaşmayı işaret ediyor. Türkiye, bu eksende hem batı hem doğu bloklarıyla eş zamanlı diplomatik ilişkiler kurmaya devam ederken, NATO içinde kalmakla birlikte Şanghay İş Birliği gibi alternatif platformlarla temaslarını artırabilir. Savaş tehdidi altındaki enerji ve ulaşım koridorlarının kontrolü, sadece askeri güçle değil, ekonomik dirayet ve diplomatik manevra ile şekillenecek. Türkiye, bu dönemde stratejik caydırıcılığını artırmak amacıyla bir yandan savunma sanayiinde yerlileşme oranını yükseltirken, dijital harp teknolojilerine yatırımı da artıracak.

Türkiye, Siber Diplomasi Hamlelerini Hayata Geçirecek!

Türkiye, NATO ve OECD gibi uluslararası örgütler noktasında siber savunma politikalarına aktif katkı sunacak. 15 Haziran 2001'de kurulan Şanghay İşbirliği Örgütü gibi alternatif oluşumlarla dijital güvenlik alanında iş birliği arayışları bir sonraki safhaya geçecek. Çevre ülkelerden gelen yeni üyelerin de katılımıyla, Şanghay İşbirliği Örgütü en hızlı büyüyen küresel yapılar arasındaki yerini alacak. Devlet destekli saldırılara karşı kolektif savunma ilkesi benimsenirken, siber tarafsızlık, veri paylaşımı ve dijital hakların uluslararası hukukta yeri üzerine Türkiye özgün öneriler sunacak.

Uluslararası çerçeveye yerleşecek ülkemiz, yalnızca kendi sınırlarını değil; aynı zamanda bölgesel dijital istikrarı da önceleyen bir strateji izleyecek. Küresel dijitalleşme politikaları, veri rejimlerinin harmonizasyonu ve çok uluslu siber tehditlere karşı ortak reflekslerin geliştirilmesi açısından öncü bir aktör haline gelecek. Türkiye'nin dijital diplomasisi, sadece güvenlik değil; aynı zamanda kalkınma, teknoloji transferi ve siber etik alanlarında da dünyanın geri kalanıyla bütüncül ilişkiler kurmasını sağlayacak.

Dijital Göç ve Yeni Sınırlar

Yeni dönemde mekânsız yurttaşlık kavramı öne çıkacak. Dijital göç, bireylerin fiziksel değil, sanal platformlarda yer değiştirmesi olarak ele alınacak. Türkiye, bu yeni kimlik biçimlerini tanıyacak, kripto-uluslar ve metaverse temelli aidiyet yapıları üzerine hukuki ve siyasi refleksler geliştirecek. Ancak metaverse evreninin, başta finansal spekülasyonlarla pompalanan yatırım coşkusuna rağmen, sürdürülebilirlik ve kitlesel adaptasyon açısından ciddi sınavlardan geçeceği öngörülüyor. Bu bağlamda, metaverse projelerinin önemli bir kısmı bu yedi yıllık döngü içinde ya şekil değiştirecek ya da tamamen çökecek; kaynakların daha işlevsel dijital çözümler ve yapay zekâ temelli sistemlere yönlendirileceği bir süreç doğacak.

Dijitalleşmenin hızlandığı bu dönemde, bireylerin fiziksel hareketliliği azalmaya başlayacak. Türkiye'de eğitim, istihdam ve kamu hizmetlerine erişimde coğrafi engeller önemini yitirirken, hibrit ve uzaktan sistemler kalıcı hale gelecek. Bu dönüşüm, dünya genelinde havacılık ve küresel hareketlilik alanında da bir frenleme etkisi yaratacak. Uranüs'ün İkizler burcundaki ilerleyişi, teknolojik hareketliliği artırırken fiziksel yer değiştirmeye olan ihtiyacı azaltacak. İnsanlar evlerinde, teknolojik altyapıların merkezinde nefes alacak; öğrenme, üretme ve bağ kurma süreçleri giderek ekranlar üzerinden tanımlanacak. Türk diasporasının dijital uzantısı, kültürel temsil gücünü artıracak şekilde yönlendirilecek.

İçsel Krizler ve Ulusal Birlik Arayışı

Etnik kimlikler üzerinden inşa edilen siyasetin, ekonomik kriz, göç baskısı ve eşitsizliklerle birleştiği bir döneme giriliyor. Yoksulluk, genç işsizlik ve toplumsal hareketlilik ekseninde şekillenen huzursuzluklar, yeni bir anayasal reform ihtiyacını gündeme taşıyor. Türkiye, bu süreçte ulusal birlik kavramını yalnızca coğrafi bütünlük üzerinden değil, sosyal eşitlik ve hukuki teminatlar üzerinden yeniden tanımlıyor. Toplumun tüm kesimlerinin temsil edildiği, sivil ağırlıklı bir yeni toplum sözleşmesi çağrısı öne çıkıyor.

Tüm bu dönüşümler çığlıkla değil, fısıltıyla gelişiyor. Sistemler kendilerini ilanla değil, süzülerek, doğal bir zorunlulukla dönüştürüyor. Uranüs İkizler döngüsü Türkiye için çöküş değil, bir bilinç evrilmesine işaret ediyor. Halkın sesi berraklaşıyor, devletin dili daha dürüst bir tona bürünüyor. Belki de ilk kez, bilgi yalnızca bilmek için değil, anlamak için talep ediliyor.

Sessiz Nesil’den Z’ye, Alfa’ya ve Ötesine

Türkiye'de kuşaklar arası fark yalnızca sosyolojik değil, siyasal katılım düzeyinde de belirginleşecek. Z kuşağı; bilgiye hızlı erişim, kimlik özgürlüğü ve demokratik katılım arayışlarıyla daha fazla öne çıkacak. Alfa kuşağı ise dijital uyumluluğun doruğunda büyürken, mekân, millet ve aile kavramlarına karşı daha akışkan bir yaklaşım sergilemesi ile dikkat çekecek. Yeni nesillerin ev, aidiyet, üretkenlik ve kimlik gibi değerlere dair tutumu, geleneksel toplum yapısında kırılmaları da beraberinde getirecek. Devletin genç kuşaklara yönelik politikaları bu süreçte gözden geçirilirken; istihdam, eğitim ve kültürel temsil alanları yeniden yapılandırılacak.

Gökyüzü Hiyerarşisinin Zirvesi: 2030–2032 Dijital Evrim

Tarihler 6 Haziran 2030'u gösterdiğinde, gökyüzü hiyerarşisi en üst safhaya taşınacak. Uranüs’ün İkizler burcundaki seyrine Satürn’ün de İkizler burcuna geçişi eşlik ederken, dev bir göksel hiyerarşi oluşacak. Bu nadir gökyüzü dizilimi, bilgi, iletişim ve teknoloji alanında tarihi bir kırılmayı beraberinde getirecek. Uranüs, bu birliktelikle birlikte en yoğun ve etkili yıllarına adım atarken, özellikle teknolojinin ve yapay zekânın kaderi bu dönemde yeniden yazılacak. 2032 Haziran’ı, yapay zekâ tarihinde en iddialı ve dönüştürücü sıçramaların yaşanacağı bir eşik olarak öne çıkacak.

Yapay zekâ teknolojisinin kamu karar süreçlerine entegre edilmesiyle birlikte, algoritmik denetim ve etik düzenlemeler gündeme gelecek. Devletin yapay zekâ tabanlı sistemleri kullanarak vatandaşlara dair aldığı kararların hukuki ve ahlaki temelleri sorgulanacak. Bir yandan da ülkemizde eski siyasetçilerin görüntüleri, videoları, yazışmaları, bilgi ve belgeleri, ülke gündeminde açık bir arşive dönüşecek. Algoritmik ayrımcılık, veri önyargısı ve şeffaflık gibi meseleler, dijital adaletin temel bileşenleri olarak tanımlanacak.

Uranüs İkizler Seyrinde Ülke Gündemimize Hangi Konuları Taşıyacak?

  • İç ve dış borçlanma noktasında çeşitli girişimler gündeme gelirken, vergi yapılandırmaları, kur sabitleme ve finansal destekler,
  • Yap, işlet, devret projelerinin getirdiği resesyon,
  • Ülkemizdeki mültecilere ayrılan bütçelerin kapatılması,
  • 2019 yılından sonra özelleştirilen kamu mallarının, tekrardan kamulaştırılması,
  • Elektrik dağıtım şirketlerinin devletleştirilmesi,
  • Türkiye’nin F – 35 projesine yeniden dahil edilmesi,

Uranüs İkizler Burcunda Dünyayı Hangi Devrimlere İtecek?

Uranüs İkizler burcunda oldukça güçlü ve etkili bir konumdadır. Uranüs’ün doğası yenilik, teknoloji, entelektüel devrim, ani etkiler ve özgürlük ile bağlantılı kurarken, İkizler burcunda iletişim, zekâ, bilgi, medya ve ulaşım gibi konuları temsil edecek. Bu iki kombine bilet gibi duracak. Dünyada önemli zihinsel ve teknolojik devrimler oluşturabilir.

  • Düşünce sisteminde önemli ivmeler, yapay zekâ ve iletişim teknolojisini büyütebilir.
  • Aniden oluşabilecek toplumsal hareketleri oluşturabilir.
  • Bağımsızlığını ilan eden ülkeler olacaktır.
  • Eğitim-öğrenim alanında önemli devrimler olabilir.
  • Medya ve ulaşım konularında bir devir kapanır, yeni oluşumlar meydana gelebilir.
  • Havacılık ve uzay çalışmalarında deneyimler artabilir.
  • Dijitalleşme savaşların tipini değiştirebilir.
  • İnternet ve telekomünikasyon alanlarında köklü dönüşümler olabilir.
  • Bilgi savaşları, dijitalleşme ve medya devrimi bu dönemde zirve yapabilir.
  • Elektrikli araçlar başka bir boyut kazanabilir. 

Jenerasyon gezegeni evrenselliği ve toplumsal değişimleri ifade eder. Uzun vadeli devrimsel etkileri ilerletir. Başkaldırıcı yapısı yeniliğe mecbur bırakır. Bu yüzden etkisi kısa sürmez yeni bir dönemi başlatır. Her burç değiştirdiğinde son hamlelerini yapar ve bitmesi gerekenleri sonlandırır. Uranüs Boğa burcundaki yolculuğunu tamamlarken, ön gösterimini yılın ikinci yarısına doğru hareketlendirecek. Ancak esas ve kalıcı hamlelerini 26 Nisan’dan sonrasına saklayabilir.

İletişim;

  • Televizyonu, bilgisayarı, telekomünikasyonu geliştiren kuşak yenilenecek. 
  • Kişisel gelişim ve yenilikçi düşünce tarzları desteklenebilir.
  • Sosyal medya ve dijital iletişimde devrimler olacak.
  • Teknoloji alanında sıra dışı gelişmelere yine bizler tanık olacağız.

 Eğitimde;

  • Tek tip düşüncenin ekseninden çıkılacak.
  • Eğitim müfredatı yeniden kaleme alınacak.
  • Otoriter eğitmenleri sorgulayan kuşak doğacak.
  • Sayısal eğitim ön plana çıkacak.
  • Eğitim ve öğrenme sistemlerinde yaz eğitim dönemleri ön plana çıkacak.
  • Online eğitimler yeni sisteme dahil edilecek.
  • Sınav sistemleri tarihe karışacak.

Siyasette;

  • Uranüs’ün İkizler burcundaki 7 yıllık döngüsünde en uzun sınır komşumuz Suriye’nin, üniter yapıdan uzaklaşıp, Irak gibi Federal sisteme geçişi konuşulabilir. Bu durum 2030 – 2032 yılları arasında ortaya çıkacak.
  • 2026 Nisan ayında Uranüs tam anlamıyla İkizler burcuna taşınmasıyla beraber, kimlik değiştiren örgütlerin garantörleri de değişecek. Ortadoğu’da vekâlet savaşları biterken ana aktörlerin ortaya çıkmasına yardımcı olan isimler de değişebilir. Önümüzdeki 7 yıl küresel alanda siyasi arenada yeni bir liste oluşabilir.
  • Eski kuşak siyasetçiler yerini genç liderlere bırakabilir. Genç politikacılar yenilikçi bakış açıları ve hızlı adaptasyon becerileriyle birçok toplumda değişimi hazırlayabilir. Halkla iç içe, yenilikçi devlet başkanları bu yolculukta yerini alanlardan olabilir. Dinamik, beklentileri büyüten yöneticiler öne çıkarken statükocu ve çağ dışı liderler tarihte yerlerini gençlere bırakmak durumunda kalabilir.
  • Bu dönüşüm, mevcut siyasi yapıların daha şeffaf ve halk odaklı hale gelmesine olanak sağlayabilir. Hızla değişen dünya koşullarına ayak uyduramayan bir “perde” gibi çökebilir.

 

Not: Devrim gezegeni Uranüs’ün 7 yıllık yolculuğunun kişisel hayatlarınıza etkilerini “Soru Sor” ya da “Doğum Haritası Analizi” bölümünden satın alım yaparak öğrenebilirsiniz. Harita analizi için buraya tıklayın!

 

Astrolog Zeynep Turan

19.03.2025 Tarihinde Kaleme Alınmıştır.

*Yazının tüm hakkı saklıdır. Kopyalanamaz, kullanılamaz.

Zeynep Turan

Twitburc Kurucusu & Astrolog

Hayatınızla ilgili keskin bir viraj aldığınızı düşünüyor olabilirsiniz. Peki, o zaman size bir soru; İçinde bulunduğunuz dönemin hayatınızdaki en zor dönem olduğuna nasıl karar veriyorsunuz?Astroloji bunları yıl yıl cevaplıyor! Zeynep Turan; doğum haritanızda yani horoscope haritanızda, size özel olayları anlatırken, olayları nasıl yöneteceğinize dair danışmanlık da veriyor…Siz doğum bilgilerinizi veriyorsunuz, Zeynep Turan doğum anınızdaki gezegen konumlarından hayatınızda neyin öne çıktığını anlatıyor.
Astroloji Danışmanlık Hizmetleri Zeynep Turan'a Soru Sor Doğum Haritanı Öğren Zeynep Turan'la Birebir Görüşme
Günün Ruh Hali
Ay, Başak burcunda. Ayın ilk günlerinde konuştuğumuz konular yeniden gündeme gelebilir. Ailesiyle yaşayanlar, beklenmeyen problemlerle karşı karşıya kalabilirler.
Zeynep Turan hakkında
Zeynep Turan
Hakkında
Astroloji bir yol haritasıdır. Hayatınızla ilgili keskin bir viraj aldığınızı düşünüyor olabilirsiniz. Peki, o zaman size bir soru; İçinde bulunduğunuz dönemin hayatınızdaki en zor dönem olduğuna nasıl karar veriyorsunuz? Astroloji bunları yıl yıl cevaplıyor! Zeynep Turan; doğum haritanızda yani horoscope haritanızda, size özel olayları anlatırken, olayları nasıl yöneteceğinize dair danışmanlık da veriyor…Siz doğum bilgilerinizi veriyorsunuz, Zeynep Turan doğum anınızdaki gezegen konumlarından hayatınızda neyin öne çıktığını anlatıyor.
Yükselenini Hesapla
2023 Karar
Gezegen hareketleri 2023’ün seçilmiş bir yıl olduğunu iddia ediyor...