Tam Ay Tutulması (4 Nisan 2015)
Tarih: 4 Nisan 2015
Büyüklüğü: 1.09
Süresi: İlkbahar Dönemi (Mart, Nisan, Mayıs)
Eş Zamanlı Gökyüzü Hareketleri: Uranüs-Plüton 90 Derecelik Sert Açı
Gerçekleştiği Burç: 14. derece Terazi burcu
Etkilediği Burçlar: Öncü Burçlar (Koç, Yengeç, Terazi ve Oğlak: Mart doğumlu Koç burçları, Mayıs sonu Yengeç burçları, Eylül’ün son haftası doğan Terazi burçları ve Aralık’ın son haftası doğan Oğlak burçları diğer burçlara göre daha fazla etkilenecekler.)
Etkilediği Alanlar: Geleneksel yapılar, sosyal düzen ve teknoloji
Etkisi: Gelenekler ve topluluklar esas olmak üzere dönüştürücü ve yıpratıcı etki
Bu Tutulma Ülkemizin Hangi Konularında ve alanlarında Etkili Olacak?
5. ve 9. Evlerde etkili olacak.
5. EV:
- Şirket yöneticileri ve yönetim kadrosundaki üyeler, elçiler, sahne sanatçıları, boksörler, kardiyologlar, genç nüfus
- Spekülasyonlar
- Kumarhaneler, hipodromlar, eğlence mekanları, sinemalar, tiyatrolar, okullar, turizm-otelcilik
- Genel zevkler, rahata düşkünlük, eğitim, doğum
9. EV:
- Hakimler, din adamları, azınlıklar, hostesler, pilotlar, büyükelçiler, yayıncılar, profesyonel danışmanlar, üniversite eğitmenleri, rektörler
- Kanunlar
- Mahkemeler, şirketlerin reklam departmanları, postaneler, havayolu taşımacılığı firmaları, yayınevleri, yüksekokullar
- Ticari güç, bilim ve buluşlar, ulusal ve uluslararası komünikasyon
URANÜS
Yılın en vurucu, kaderci, yıkıcı ve dönüştürücü günlerinden geçtiğimizin farkında mısınız? Ya da Uranüs Yeniay tutulmasının ne demek olduğunu biliyor musunuz? Şimdi kısaca Uranüs’ün ve Plüton’un temel fonksiyonlarına ve spesifik evlerine, bugüne kadar etki ettiği hususlara ve alanlara değineceğim.
Temel Fonksiyonları:
Değişiklerin temsilcisi olan Uranüs gezegeni, sürprizleri, yeni buluşları, keşfedilmemişlerin keşfini, ani başlangıçları ve büyük aklı temsil eder. Fırsatların gezegeni olarak da adlandırabileceğimiz Uranüs, oldukça aceleci bir gezegendir ve ele geçen fırsatın hiç vakit kaybetmeden değerlendirilmesi gerektiğini işaret eder. Bu gezegenin etkisindeki insanlar özgür ruhlu, bağımsız, sosyal ve toplumsal olaylarla ilgili ve evrensel gerçeği arayan kişilerdir. Duygusal zekalarıyla düşünmekten ve hareket etmekten ziyade objektif olmayı tercih ederler. Demokrasi ve eşitlik kavramlarının sıkı savunucularındandır. Bazen düşünmeden ve karşılaşılabilecek sonuçları değerlendirmeden harekete geçmeleri olumsuz yönlerinden biri olarak nitelendirilebilir.
Bütün bunların dışında Uranüs gezegeni kişileri bilmeye, öğrenmeye ve araştırmaya yöneltirken, onların astrolojiye, teknolojiye, mühendisliğe ilgi duymalarını sağlar. Bu özgür düşünceli insanların orijinal fikirleri ve buluşları bireysel olmanın aksine toplumsal düzeyde dünyayı değiştirebilmelerine olanak sağlar. Uranüs insan vücudunda salgı bezlerini ve endokrin sistemini etkiler. Öz burcu Kova’da en güçlü halini ortaya koyan yüksek elektrik etkisine sahip Uranüs’ün su grubunun hassas burcu olan Yengeç için pek de huzur verici bir etkiye sahip olduğu söylenemez.
PLÜTON
Temel Fonksiyonları:
Mitolojide yer altı tanrısını simgeleyen Plüton’un astrolojideki yeri; bilinmeyen şeyler, ölüm ve ölümden sonraki yaşam olduğu gibi; yeniden doğuş, eskiyi ortadan kaldırıp yenisini getirme, dönüşüm ve kader olarak da görülebilir. Gizli kalmış, saklanmış ya da yer altına gömülmüş her şey Plüton’un ilgi alanına girer ve Plüton gizli güçleri temsil eder. En büyük arzusu ise aciz duruma düşürmeden deşifre etmektir. Bu gezegen aynı zamanda devlet ve devletle ilgili işleri de yönetir. Toplumları etkilemek, reformlar yapmak da yine bu gezegenin yönetimindedir. Vücutta ise idrar yolları ve üreme organları Plüton’un etkisinden nasibini almakta.
ASIRLARI DEVİRİYORUZ!
Kolektif gezegenler olan Uranüs, Neptün, Plüton, 18. yy’den sonra keşfedilen gezegenlerdir. Bu kolektif gezegenler astrolojide; toplumları, insan topluluklarını ve sosyal olguları işaret ederken sosyal düzeni, geri dönüşümü zor olan, sürekli bir değişime tabi tutarlar. Bu gezegenler, transitleri, toplumsal ve ahlaki değerleri, ön yargıları ve bakış açılarını kısacası bir topluma ya da gruba aidiyeti gerektiren ve hissettiren bütün olguları yeniden yapılandırır.
Yıl 2010, Uranüs Koç burcuna geçiş yaptı. Yıl 2011’de ise Koç burcunda kendini tam anlamıyla göstermeye başlayan bu kolektif gezegen, başta Koç burçları olmak üzere; düzenleri, kurumsal markaları, hatta marka evliliklerini etkiledi. Kişilerin hayatlarında baskı yaratırken, global markalar açısından da ciddi girişimlerin başlatılmasında etkili oldu. Mistisizmi destekleyerek alternatif tıbbın önemini arttırdı. Tabi bu seyirden bireylerin egoları da zarar gördü. Özellikle kişileri istemedikleri düzenlerin, evliliklerin ya da kurumsal kimliklerin içine çekerek, özgüven sorunları yaşattı. Bunun neticesinde bireyler bu zoraki süreçten ve dayatmalardan kurtulmanın yollarını aradı.
Yüzyılda bir gerçekleşen bu dörtlü tutulmanın ikisi 2014 yılının Mart ve Ekim aylarında yaşandı. Hatta dünyada ve ülkemizde bu durum kanlı tutulma olarak adlandırıldı. Ay tutulmaları yılda ortalama iki kez yaşanırken, Dolunay’dan kat kat daha güçlü enerji ortaya çıkmasına sebep olur. Dolayısıyla ülke içerisindeki ilişkiler ve dış ilişkilerde ciddi çatışmalar söz konusu olabilir. Hükümet-muhalefet arasındaki tartışmalar, seçimler ve azınlık hakları gibi konular gündemi meşgul etmeye devam edecek. Ay tutulmaları şu zamana kadar fark etmediğimiz bazı gizli olayları da gün yüzüne çıkarabilir ve bu durum toplumda ciddi gerilimlerin yaşanmasına sebebiyet verebilir.
Tamamen insani duygularla kendi durumumuzu irdelerken, başkalarının içinde bulundukları koşulları düşünmeden, onların hayatları ile kendi hayatlarımızı kıyaslamadan edemiyoruz. Bu durum insan olmanın cilvesi şeklinde de açıklanabilir. Koç burçları içinse bu sorgulamanın uzun bir süre daha devam edeceği söylenebilir çünkü Uranüs 2018’e kadar Koç burcunda olacak. Bu tarihe kadar değişmeyen tek şeyin değişimin ta kendisi olduğunu söylemek çok da yanlış olmaz. Peki gücü oldukça yüksek olan tam ay tutulmasının Uranüs ve Plüton gezegenleri ile olan kavuşumu nasıl sonuçlar doğurabilir?
A’nın yükseleni Aslan, duruşun sabit olduğu 12. evde hareket eden Jüpiter’in tutulma anında 3. evde hareket eden Ay ile sextil’i: Bireysel ve kolektif bilincin bir daha asla eskisi gibi olmayacağını, manevi kapasitenin çetrefilli bir süreçten geçeceğine işaret eder. Güney-Kuzey ay düğümü karşıtlığı omuz omuza yaşayanları ve çalışanları zorlarken, Merkür-Güney Ay düğümü kavuşumu bu tutulmanın bir düzine sınavı da beraberinde getireceğini anlatıyor.
7. evde 8 derece hareket eden Neptün tutulma anında geri giden Satürn ile 4. evde 4 derece geri giden Satürn ile 90 derecelik sert açısı: 2011 yılından bu yana kendini ara ara gösteren Uranüs-Plüton sert açısı bu yılki ilk Ay tutulması ile birlikte etkili olacak. Yukarıda detaylıca bahsedilen Uranüs-Plüton 90 derecelik sert açısı çocukları ve gençleri etkilerken, başladığımız ve varmak istediğimiz nokta ile ilgili bize hiç umulmadık duyguları tattırabilir. 14 Mart 2011 tarihinde bu bahsi geçen açının ülkemiz açısından zorlayıcı etkisini o tarihte attığım tweet’le açıkça dile getirdim ve akabinde ülkemizde yaşanan birtakım vahim olaylara hep beraber şahit olduk. Bu açı yeniden gerçekleşiyor ve Eylül’de de son kez yaşanacak bu 90 derecelik sert açı sonrasında topluma mal olmuş insanların yakasından düşüp, bizi ve ülkemizi rahat bırakacak. Özellikle Mart ayı içerisinde ve/veya sonrasında yaşanacak önemli gelişmeler olabilir deyip, astrolojinin öngörüsünden faydalanacak olursak:
- Sağ merkezli olmak üzere yeni bir siyasi parti kurulabilir.
- %10 seçim barajına çok yakın ve bu barajı geçeceği tartışmalı olan bir siyasi parti için bu dönem yapılacak olan seçim anketleri, siyasi partinin lehine sonuçlar verebilir.
- Güneş burcu Yay, Ay burcu Kova olan Papa’nın Hristiyan devletlerin lideri olarak İslam ve Yahudi devletleri ile kuracağı ilişkiler finansal sebeplere dayandırılarak, ekonomik bir tutum olarak algılanabilir.
- Futbol camiası hukuki bir süreçten geçerken, toplum olarak geçmiş dönemlere ait bilgilerimiz değişebilir.
- Amerika’nın enternasyonal arenada zedelenen repütasyonunu yeniden kazanmak adına Güneş burcu Aslan olan Obama’nın birtakım sosyal sorumluluk projelerine girişeceği görülebilir. Özellikle bu tutum başka devletlerce inandırıcı bulunmayabileceği gibi, gösteriş amaçlı ya da etkinliği bakımından yetersiz olmakla itham edilebilir.
- Sayın Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Ay’ı Terazi’de olduğundan 4 Nisan 2015 tarihinde Terazi burcunda gerçekleşecek olan tutulma Sayın Başbakan için dönüşüme işaret etmekte.
- Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için bu Ay tutulması etkilerini Mart-Ağustos dönemi gösterecektir. Bu dönem Sayın Cumhurbaşkanı’nı oldukça yoğun bir gündem bekliyor ve bu yoğunluk Güneş burcu Balık, Ay burcu Yay olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan için bir hayli stresli geçebilir.
- Güneş burcu Akrep olan ülkemiz için 4 Nisan’da vukuu bulacak Ay tutulması komşu ülkelerle olan ilişkilerimizin gerileceğine işaret etmekte. Aynı zamanda sınır komşumuz olmayan ülkelerle de iletişimimizin artacağını ve dünya genelinde ivme kazanacağımızı göstermekte. Ülkemiz ve vatandaşlarımız için ise, eğitim alanında ciddi düzenlemelerin söz konusu olabileceği bir dönem olacaktır.
- İktidar parti için bu Ay tutulması parti içi istifaların yanında yeni kazanımlara, partiye dahil olabilecek yeni isimlere işaret etmekte.
- Futbol camiasında ise, Güneş burcu Terazi, ay burcu Yengeç olan Galatasaray Spor Kulübü için bu Ay tutulması ciddi sıkıntıların yaşanmasına, yönetimde istifalara, transferlerde sorunlara sebebiyet verecektir. Olası toplumsal olaylar karşısında Galatasaray’ın duruşu ve sergilediği tavır da gündemi meşgul edecektir. Fenerbahçe Spor Kulübü içinse, Ay tutulmasının etkisi ile aşırı rahatlamalar görülebileceği gibi, bu dönem önemli maçlardan alınan mağlubiyetler içten kırılmalara neden olabilir.
- Nisan ayı içerisinde futbol camiasına ve Güneş burcu Akrep olan Aziz Yıldırım’a ilişkin hukuksal mevzular gündemde olacak ve sonuç odaklı kararlar alınabilir.
