KENDİNİ SEV, ELEŞTİR, ŞEFKAT GÖSTER

KENDİNİ SEV, ELEŞTİR, ŞEFKAT GÖSTER

Teknolojinin günbegün gelişmesiyle telefon, tablet, bilgisayar gibi dış uyarıcılara daha fazla maruz kalıyoruz. Her ne kadar hayatımızı kolaylaştıran gelişmeler olsa da ne yazık ki gelişen bu teknolojinin yan etkileri de bir hayli fazla. Dünya nüfusunun artması, gündelik hayatımızdaki kaygılar, gelecek beklentilerimiz ve yaşadığımız onlarca duygunun içinde beden, zihin ve ruhumuzu korumamız oldukça zor hale geliyor. Oysa ‘beden-zihin-ruh’ üçlüsü birbirine sıkı sıkıya bağlıdır. Çünkü herhangi birinde yaşanan sıkıntı diğerlerine de sirayet ediyor. Örneğin bedensel olarak ne kadar sağlıklı olursak olalım, zihnimizi ele geçiren kaygı, mutsuzluk gibi konular bir süre sonra bedenimizi de ele geçirmeye başlar.

Zihnimizi kontrol ettiğimizde hayatımızda da bazı uyumlar yakalayabiliriz. Gelin hep birlikte kendimize bazı sorular soralım ve nasıl bir yol izleyeceğimizi konuşalım.

*‘Kendini tanı’

Hepimizin hayattan beklentileri, hayalleri, geçmişi hatta şuan yaşadıkları birbirinden farklıdır. Ortak noktalarımız çok olsa da her birimiz kendimize has özelliklere sahibiz. Peki, kendimizi ne kadar tanıyoruz? Neleri sevip sevmediğimizi, bize nelerin iyi gelip gelmediğini yeterince biliyor muyuz? Kendimizi fark ettikçe, tanıdıkça davranışlarımızın da şekil alacağını bilmemiz gerekiyor. Düşünsenize çiçeklerin bile bakımı birbirinden ne kadar farklı. Bu yüzden gündelik hayatta hatta uzun vadede bizi nelerin mutlu ettiği konusunda kendimizi bilinçlendirmemiz gerekiyor.

*Kendini sev, eleştir, şefkat göster

Her zaman ‘Ben buyum’ demek doğru düşündüğümüz ya da davrandığımız anlamına gelmez. Bazen gerçekten ama gerçekten değişmemiz, dönüşmemiz gerekir. Kendimizi bilmeye başladıkça kendimizi eleştirmekten korkmayız. Özeleştirimizi yaptıkça, yeni baştan başlayınca, kendimize olan saygınlığımızı ve sevgimizi derinden kazanırız. İçsel dünyamızda başlayan bu şefkatli yolculuğun çevremize yansıması da bir hayli özel olacaktır.

*’Kelimelerin gücü’

Sıklıkla kullandığımız kelimeler bizlerden izler taşır. Peki, gün içerisinde kullandığımız kelimelerin, cümlelerin kaçı olumlu, kaçı olumsuz hiç düşündünüz mü? Elbette ki burada kesin rakamlarla konuşmak imkânsız. Ancak olumlu ya da olumsuz cümlelerden hangi taraf daha ağırsa aslında hayata bakış açımız da o kadar pozitiftir. Nezaket dolu teşekkürlerimiz, hatalarımızı telefi edecek özür dilemelerimiz, iyi ki, yapacağım, başaracağım, seviyorum gibi onlarca güzel kelimenin olduğu cümlelerle sadece kendi zihnimizi, ruhumuzu değil etrafımızı da dönüştürmeye başlarız.

‘Şükür ve Teşekkür’

Hayat bazen bazılarımızı çok zorlar, olmadık acılar yükler omuzlarımıza. Her şeyin çok çabuk değiştiği, en yüksek manevi duyguların bile zamanla kaybolduğu günlerden geçerken, sıkı sıkı sarılmalıyız yaşadıklarımıza. En basit alışkanlıklarımızın, gündelik hareketlerimizin bile bir anlamı olduğunu bilmeliyiz. Yaşadığımız her anın, her zamanın kıymetli olduğunu bilmeliyiz. Şükretmeliyiz, teşekkür etmeliyiz yaradana.

Astrolog Zeynep Turan

Yazının her hakkı saklıdır

27.05.2019