İLİŞKİLERİ BİTİREN ÖLÜMCÜL HATALAR

 

İlişkilerimize başlamak üzerine çok konuştuk. Peki ya ilişkilerimiz nasıl bitiyor? Neden bitiyor? Bunları iyi analiz edersek, önüne geçmek de mümkün. Mutlaka siz de bu hatalardan en azından birini yapmışsınızdır. Kendinize karşı dürüst olun ve yaptığınız hataların ilişkinize ne kadar zarar verdiğini şöyle bir düşünün. 

Bu yazımızda size ayrılma nedenlerini anlattık, ders almanız dileği ile...

 

 

Sevgilinizin/eşinizin Facebook hesabını kurcalamak için içinizde sınırlandırılamaz bir istek var mı? Durun, tutun kendinizi! Bu çok tehlikeli…

 

Sürekli ne yaptığını, kiminle konuştuğunu, nereye gittiğini sormayın. Sakınan göze çöp batar... Unutmayın ki, küçücük bir şüphe aklınıza bir kere yerleştiğinde onun gelişmesini engellemek imkânsızdır. Giderek dallanır budaklanır; şekillenir, uzar ve en sonunda bir tehdit haline gelir. 

 

Aynı şekilde, hepimiz biliriz ki, yasaklar çok tatlıdır. Kaba tabirle, eşeğin aklına karpuz kabuğu sokmuş olmamak için karşınızdakine baskı yapıp, karışmaktan kaçınmalısınız. Bir insana ısrarla bir kişiyi işaret ederseniz, bir süre sonra onun gözü de o kişiyi seçecektir. Onun etkisine girmesin aman, sevgilimi kurtarayım derken istemeden karşınızdakine yönlendirme yapmış olmayın. Bu hem sizin hem de karşınızdakinin huzuru açısından sıkıntı yaratacak bir durum olacaktır. 

 

 

Aranızdaki problemleri yine kendi aranızda çözmelisiniz. Elbette dışarıdan, objektif bir bakış açısının da faydası olduğu durumlar olacaktır. Fakat genel olarak, sizin arkadaşlarınız, sizin duygularınıza daha yakın olduğundan sizi olumlamaya da daha yatkın olacaklardır. Bunun yanında unutmamanız gereken bir diğer gerçek de partnerinizi en iyi sizin biliyor olduğunuz. Yarın bir gün siz, aranızda geçen kavgaları unutup, mutlu olduğunuzda, anlattığınız kişi sizi hala o kavgayla hatırlayacaktır.

 

Maalesef yine, sizin için gayet sıradan sayılabilecek durumlar başkaları için katlanılmaz olabilir ve bu düşüncelerini sizinle paylaştıklarında, durduk yerde siz de bundan rahatsız olabilirsiniz. Önceden gayet normal gelen durumlar bile gözünüze batmaya başlayabilir ve birbirinizden uzaklaşabilirsiniz.

 

Başkalarından alacağınız akılla hareket etmek, ilişkinize zarar verecek en önemli şeylerden biridir; sakın unutmayın.

 

 

Bir sorun varsa, söylemekten çekinmeyin. Sevgilinizin “Ne oldu?” sorusuna bir şey yok demeyin. Ne oldu, canım sıkkın, çünkü yaptığın şeyden hoşlanmadım deyin. Neden çekineceksiniz ki, bu ilişki sizin, sevdiğiniz sizi dinlemeye hazır. Bir şey yokmuş gibi davranmak, duygularınızı gizlemek neden? Açık olun, direkt olun.

 

Karşınızdaki sorunun ne olduğunu bilmezse çözmek için de bir girişimde bulunamayacaktır. Örneğin diyelim ki siz onun bir tavrından rahatsız oldunuz, size günaydın dememesinden mesela, eğer siz söylemezseniz o bunu fark etmeyecektir. Bana günaydın demeni istiyorum demezseniz, basitçe çözülebilecek bir sorun dallanıp budaklanıp kabus gibi çözülmez bir hal alabilir.

 

 

Onun size güvenerek anlattığı sırlarını yakın arkadaşlarınızla paylaşmayın. Onunla dalga geçmeyin, gururunu incitecek sözler sarf etmeyin. Aynı şeyin size yapılmış olacağını düşünün, sizin sırlarınızı tanımadığınız bir grup insanın gülerek konuştuğunu. Hoş değil, değil mi?

 

Onun haberi olsun ya da olmasın, belirli bir özveri ve özel bağ çerçevesinde paylaşılmış bir anın parçasıdır sırlar. Sizin bununla dalga geçip gülmeniz, yalnızca etik olarak kusurlu değil, aynı zamanda karşınızdaki kişinin istemeseniz de gözünüzde küçülmesine sebep olacaktır. Ve o dakikadan sonra anlattıklarına eskisi kadar dikkat kesilemeyecek, sorunlarını küçümseyecek, en nihayetinde de aynı frekanstan çıkacaksınız.

 

Basit bir şakalaşma sandığınız şey bile, uzun süreli ilişkilerde iletişim kopukluğuyla sonuçlanabilir. İlişki gerçekten özel ilgi isteyen bir şey, hatırlayın...

 

 

Biriyle birlikte olmaya karar verdiğinizde onun olduğu halinden hoşlanmış olduğunuzu unutmayın. Onun özelliklerini değiştirmeye çalışmayın, kendinize yontmayın. Elbette ortak bir şey paylaşmak için iki taraf da eş şekilde kendinden fedakarlıklar yapacaktır. Fakat bunun dışında ek olarak sizin kendi özel zevkiniz için talep ettiğiniz değişiklikler ne yazık ki sağlıksız bir girişim olmaktan öteye geçemeyecektir.

 

Kişi kendisi alışık olduğu şekilde davranmaya yatkındır. Sizin onu değiştirmenizle birlikte bütün dengeler bozulacak ve kendi mi olsa, sizi mi memnun etse bilemeyecek olması sebebiyle doğru hareket edemeyecektir.

 

Sağlıklı konuşma ve iletişim iki tarafın içtenliğiyle sağlanır, doğal olanı bozmayın, sevgilinizi zorlamayın.

 

 

Kavgalarda en büyük problem iki tarafın da” son sözü ben söylemeliyim” inadıdır. Kavga elbette anlaşmazlık yüzünden çıkar ama bunu bile bir avantaja çevirmek mümkün olabilir. İki taraf da anlaşma amacıyla hareket ederse kolayca sonuca ulaşılacaktır.

 

Kavgalar ilişkilerin olmazsa olmazıdır. İki tarafın da içlerinde biriktirdikleri gerginliği atmalarını ve rahatlamalarını sağlayan adeta ilişkilerde bir nefes aralığıdır. Fakat kavganın da bir adabı vardır. Karşıdakinin zayıf noktalarını kullanmak, hakaret etmek, can yakmaya çalışmak boş duvara yumruk atmaktır. Duvarı zedeleyeyim derken, sizin elleriniz daha çok parçalanır...

 

Amacınız ne kadar haklı olduğunuzu göstermek olursa, sonsuza kadar kavga edebilirsiniz. Amacınız sorunu ortadan kaldırmak olmalı. Aksi takdirde bütün davranışları kişisel saldırı olarak algılayacak ve huzursuzluğunuza huzursuzluk katacaksınız. Belki de siz de karşı saldırıya geçecek ve kırıcı olacaksınız. Mümkün olduğunca kontrollü ve ağır başlı olmaya özen göstermelisiniz. 

 

 

Rol yapmayın. Moraliniz bozuksa, bozuktur. Gülmeye çalışmayın, bu sizi yalnızca birbirinizden uzaklaştırmakla sonuçlanır. 

 

En sık yapılan hatalardan biri de, “biz birbirimize aitiz” düşüncesine ikna etmek için, karşınızdakine göre konum almaktır. Bir gün siz de rol yapamayacak hale geldiğinizde aslında biz hiç de birbirimizle uyumlu değilmişiz hayal kırıklığını yaşamanızla sonuçlanabilir bu durum. Bunun yanında, eğer uzun bir ilişki içinde bunu yaptıysanız tepki vermek için karşınızdakini gözlemlemeye alışacak ve daha çok bağlanacaksınız.

 

Bu sizin karakterinizi öldürmekle kalmaz, ayrıldığınızda kopmayı da zorlaştırır.

 

 

Koç: Lider özelliklerinizden dolayı mıdır bilinmez ama karşınızdaki insanı değiştirmeye çalışmak sizin en sık yaptığınız hatalar arasında. Ah bir de şu “son sözü ben söylemeliyim” egonuz olmasa…

 

Boğa: Kendiniz ve duygularınız hakkında neden dürüst olmuyorsunuz? Bu kadar ketum olmak size bir şey kazandırmıyor, aksine sevdiğiniz insanı kaybettiriyor. Biraz daha cesaret!

 

İkizler: Biraz fazla meraklısınız değil mi? Telefon mesajları yetmezmiş gibi, sosyal medyadaki hesaplarına gelen mesajları bile kontrol ediyorsunuz. Biraz rahat verin karşı tarafa… 

 

Yengeç: Kafanızda kurmaktan bir hal oldunuz. Hayır, sorunun muhatabı partneriniz ama siz arkadaşlarınıza dert yanmaktan onu unuttunuz. Arkadaşlarınız her zaman olayları doğru değerlendiremeyebilir, unutmayın… 

 

Aslan: Fazla fevri davranıyorsunuz, hemen karşı atağa geçebiliyorsunuz. Son sözü söylemeye bayılan burçlarda başı çekiyorsunuz adeta. Sakin, biraz daha sakin lütfen… 

 

Başak: Sevgilinizi adeta baştan yaratmaya çalışıyorsunuz. “Şunu şöyle yap, böyle giyin” falan derken bakmışsınız ki farklı bir insan olmuş. Bir de duygularınız konusunda daha açık ve net olun. İnce eleştirilerinizi herkes anlayamaz. 

 

Terazi: Ağzınızda bakla ıslanmıyor. Size sırrını veren yandı resmen. Partnerinizin tüm sırlarını arkadaşlarınız da biliyor artık. Hadi bakalım ayıklayın pirincin taşını…

 

Akrep: Manipüle etmekte üstünüze yok adeta. Karşı tarafın düşünceleriyle çok rahat oynuyor ve fikirlerini çok kolay değiştirebiliyorsunuz. Sizden farklı planları ve düşünceleri olabilir, kendinize benzetmeye çalışmayın… 

 

Yay: Dırdır, dırdır! Karşı tarafı değiştirmeye falan çalışmıyorsunuz, sadece dalga geçmek ve eleştirmek hoşunuza gidiyor. Şakayla karışık laf sokmakta üstüne yok! 

 

Oğlak: Meraklı olup da bu kadar çaktırmayan bir burç daha olmasa gerek. Karşı tarafa belli etmiyorsunuz ama içinizde fırtınalar kopuyor. Farklı bir şekilde de acısını partnerinizden çıkartıyorsunuz. Zavallım ne suçu olduğunu bile bilmiyordur… 

 

Kova: Her şeyi, yaşadığınız her olayı partnerinize anlatmanız aradaki gizemi kaldırabilir. Konuşmayı seviyorsunuz evet, ama bazı şeyler size özel kalmalı. 

 

Balık: Karşı tarafa kendinizi bu kadar çok adamayın! “O çikolata seviyorsa ben de severim, o maç izliyorsa ben de izlerim”… Aynı olunca sizi daha çok seveceğini de nereden çıkardınız, bu hareketleriniz ona yapmacık gelecektir, bilginize…