EYVAH! İKİ AŞK ARASINDA KALDIM!
Hayat çoğu zaman büyük konuşmalara gelmez, gelemez. Öyle cümleler kurarız ki bazen, gün gelir biz bile unutmuşken söylediğimiz sözleri, hayat yaşatarak yapar yapacağını. Kimini ‘asla olmaz’ dediği ile kimini ise eleştirdiği ile sınar geçer. Kalbimizin, sevme biçimimizin bile sürekli değiştiği zamanlardan geçerken aslında geçmişten kopup gelen bir cümle bizlere çok şey anlatır: “Büyük lokma ye, büyük laf konuşma” Ama günlük hayatımız içerisinde öyle durumlarla karşılaşırız ki; üzerine yorum yapmadan hatta ve hatta günlerce konuşmadan edemeyiz. Ama hayat zaten biraz da böyle değil midir? Önce tanık ettirir, sonra da bir güzel tattırır.
Gitmekte kalmakta zor…
Sevme konusunda bile onlarca sınır belirlemişken kendimize, öyle zamanlardan geçeriz ki kalbimizin onlarca sınırı aştığını biz bile anlayamayız. Hele ki iki aşk arasında kaldıysanız, aklınızın durduğunu, yüreğinizin sıkıştığını hissedersiniz. Ne çekip gitmek ne de kalıp bir seçim yapmak öylesine zordur ki… Kalbiniz iki kişinin arasında kalmışken, olana bitene anlam verememeniz gayet normal. Hatta ilk dönemlerde kalbinizi yönlendirilmiyor ve söz geçiremiyor bile olabilirsiniz. Bu noktada bilincinizin tam olarak neyi sorguladığını ya da tam olarak neye takıldığınızı iyi tespit etmeniz gerekiyor.
Kaybetmekten mi korkuyorsunuz?
Birlikte olduğunuz kişiyi sevdiğinizi düşünüyorsunuz ama diğerini de kaybetmek istemiyorsunuz değil mi? Kararsızlık, kör bir bıçak gibi saplanmaya başladı! Öncelikle düşünmeniz gereken mesele; burada sevgi temasında konumlandırdığınız kişinin aslında güvendiğiniz ama kaybetmek istemediğiniz rolde olabileceği. Kaybetmekten korktuğunuz kişi ise âşık olduğunuz kişi olabilir. Hangisine gitmek isteseniz, diğeri bilmeden bir şekilde sizi daha çok kendine bağlayacaktır.
Gözünüzden kaçan en önemli detayı hatırlayalım, seven erkek birlikte olduğu kadının yoğun duygulardan geçtiğini mutlaka fark eder. Aşk gözyaşından beslendiğine göre, dikkatinizin onda olmadığını çoktan anlamış olacaktır. Sizin gitmek isteyip de bir şekilde gidemediğinizi bilmesi ve ilişkisini sürdürmesi büyük fedakârlıklar yaptığını gösterir. Bu durum sizin karar vermenizi zorlaştırırken onun size olan sevgisini de gösterir.
Ne yapmanız gerektiğini bilmiyor musunuz?
O halde, öncelikle sakin olun ve asla ani karar almayın. Hayatınızın artık eskisi gibi olmayacağı endişesinden bir süreliğine uzaklaşıp en doğru kararı almak için önce duygularınızı analiz etmeniz gerekir. Eğer acele ve kaygıyla bir karar alırsanız seçiminiz kim olursa olsun bu soruların cevabını hiçbir zaman kendinize veremezsiniz.
- Hep aklınızda soru işaretleriyle yaşamak zorunda kalırsınız.
- Vicdan azabı hissedersiniz.
- Belirsizlik zamanı dondurur, odaklanma problemleri yaşarsınız. Bu durum da hedeflerinizden vazgeçmenize sebep olur. Kendiniz için kısıtlı kararlar almaya başlarsınız.
- Birini tercih ettiğinizde, diğeri ile hep ne olacağınızı kendinize sorarsınız.
- Her ikisiyle de olmak istediğinizde ikisini de kaybedersiniz. Zaten bu onların hayatınızdaki konumundan çok kendinize olan öz saygınızı yıpratır.
- Arkadaşlarınızla dertleştiğinizde sizi anlamayabilirler.
- Bazen her şey olduğu gibi kalsın isteyeceksiniz ama bu zaman kaybetmekten başka bir işe yaramayacaktır.
- Kendinizi rahatlatmak için daha çok konuşmak, dertleşme ihtiyacı duyacak sırrınızı paylaştıkça da insanların bencilliklerine de maruz kalacaksınız.
Eğer iki kişi arasında kaldıysanız, aklınıza şu gelebilir: Eğer ilki doğru olsaydı, ikincisi karşıma çıkmazdı. Evet, bir açıdan doğru. Ama sizi kararsız bırakan ne? Eğer ikincisi de doğru olsaydı, kararsız kalmazdınız. Çünkü “aşk” baskın bir duygudur. Bir diğerine yer vermez. O yüzden kalbinizde yer edecek üçüncüyü bulmanız kaçınılmaz bir sonuç olacaktır.
Aşk, tüm ruhu saran bir gökyüzüdür.
Gönül boşluktan ve kararsızlıktan hoşlanmaz. Onu tümüyle kaplayacak ve ardında soru işareti bırakmayacak birini mutlaka bulur… O nedenle aslında iki aşk arasında kalmak bir çelişkili olmaya başlar. Bir süre zihninizi meşgul edecek ve sonuca varmayınca da mutsuzluk sebebi olabilecek bir deneyim haline gelir. Ama siz yine de düşünün, bu derde düşmenizin asıl sebebi ne? İnanın her şey olabilir… En önemlisiyse, duygusal boşluğunuzu dolduramamanız. Güvenli bağlanmak, insanın en temel ihtiyacıdır. Belki de siz bu en temel ve en güzel ihtiyacınızı giderecek kişiyle henüz karşılaşmadınız, ne dersiniz? Belki de zaman içinde değişen birçok durum gibi sizin de istekleriniz ve sevgi anlayışınız değişmiştir. İsteklerinizin değişmesi olağan bir durum, yeter ki karar verin.
Motto: Yanlışların yanlışları doğurmasına izin vermeyecek tek şey, ne istediğini bilmektir.
Astrolog Zeynep Turan
Yazının her türlü hakkı saklıdır.
22.08.2018
