Eğer Boşanmak Üzere İsen…
Yellerden, değirmenlerden, yelkenlerden türlü türlü rüzgârlara karşı, farklı maceralara atılma zamanı... Boşanma evresi dönüşüm evresi, rüzgârın hangi yönden eseceği belli olmaz duygu durumları, tüm bedenine hâkim ve aklını ayrı ayrı ikna etme yoluna girmiştir artık. İşgal de etmiş etrafını sorumluluklar, üstüne bir de duvar örmüş yıkılmaz gururun, sanki balyoz gücü gibi kırıp ele geçirecek korkularımı, endişesi… "Bakakalırım giden geminin ardından..." demişti şair, gidenin ardından mı, yoksa yaşananların hatırına mı yas tutmalıyız, pek belli değil orası.
Artık karar aşamasının araf kısmından kurtuldun çok şükür. Bahanelerinin ardı arkası kesildiği bir dönemdesin, şimdi daha mantıklı meselelerle uğraşma zamanı geldi. Kaçış yok, çoktan o limandan ayrıldı yelkenli.
Şimdi biraz hayatı düzenleme zamanı, seni neler bekleyecek endişesi, karşına çıkacak kırık kaldırım taşları, kafana düşecek taştan laflar, imali bakışlara kadar, daha nelere göğüs gerecek zaman, zaman derken ilaç mı şifa mı olacak sen kendin karar vereceksin. Söyle bir önümüze bakalım;
Önce, varsa çocuk/ların kreşi ve okulunu düşünme zamanı, birde üstelik yaşam alanları çoğalacak, hafta sonları programları bölünecek, hadi birde al sana çocuğun okul arkadaşları, oyun arkadaşları değişiyor mu karmaşası, hangisi senin için daha kolay…
Ha bir de çocukla yüzleşme zamanı, kendin yerine bir uzman psikologdan içine su serpmesini beklemek. Ya çocuğun umurunda değil, bunu eğlenceli bir aktiviteye dönüştürme derdinde ya da tam tersi, gönül kırıklığını alıp tam kalbinde acısını taşımaya gönüllü oluşun, hangisi senin için daha kolay...
Bir de ev meselen var, mevcut yerinde mi kalmak kolay, ne toz almalar- ne totemler -ne eşyalar atmalar, değiştirmeler, hangisi değiştirebilir bu evin mahur halini, yoksa yeni bir eve taşınmak mı, yeni çevre, yeni market, yeni yollar keşfetme hallerimi, hangisi senin için daha kolay…
Anne ve baba, birde aile büyükleri vardı doğru… her şey yolundaymış gibi davranıp onları birde ikna etme turları, kendini değil aileni boşanmaya alıştırma çabaları, eski kayınvalide hala onun evladı sayılırım sendromları, görüşürüz daha çok canım kuzenim kuzenin olurdu hani karmaşası, nasıl iyileşir ilişkiler koparılmadan halleri, yoksa tam kopartmanın doğru zamanı mı? Hangisi senin için daha kolay?
"Bir kere mi boşanıyorum, bin kere mi?", kim kimi boşuyor ruh hali…
İşte hala evliyim, boşanma kafa kağıdımda, bir yerlerde bitse bile hala parmağındaki yüzükte, patronuna ve meslektaşlarının karşısında mecburi rol bozmadan ne var ki şimdi izlenimleri, yoksa attım yüzüğü ben özgür bir bireyim, kime ne kimlikteki medeni durumum tripleri... hangisi senin için daha kolay…
Arkadaşlarla parti zamanı, oh özgürlük ne alaymış durumları, yoksa artık ağırbaşlı olmalıyım yerimi yurdumu herkesle paylaşmalıyım, kimle ne yapacağımı bilecek kadar olgun olmalıyım halleri, hangisi senin için daha doğru…
Şimdi gelelim sosyal medya hesaplarımıza; tek tek mi kaldırmalıyım yaşanmışlıkların izlerini, yok bazıları kalsın mutlu da olduk biz “ayrılsak da beraberiz” mesajı, yoksa engellesem mi tamamen kafası, bir süre uzak kalmakta fayda var halleri, dostum-düşmanım buradan kendini belli eder takipleri... Hangisi senin için daha doğru?
Avukatın mı telefonda, sesi ne kadar güven verse de en ağır düşmanın karşı tarafın Avukatı, ya anlaşma yaptılarsa ajan hallerin, en güvendiğim insan Avukatım artık yeni dostum, her şeyimi paylaştığın insan, biraz da kaçınılmaz tercihin kader arkadaşların, hangisi senin için daha kolay…
Hâkimden hallice mahkemeden beklemece, mali işlerden geçen anlaşmalı/anlaşmasız boşanma sözleşmeleri, yoksa hak ettiğimin sonuna kadar takipçisiyim durumları, hangisi senin için daha doğru…
Derdini dinleyip derman olamayan arkadaşlar, yanından ayrılmadan hikâyenden beslenen insanlar, dost acı söyler demişti diyenler ve yanında her koşulda seni çeken can dostların, sıcak kahveyi önüne koyanlar, hangisi senin için daha kolay…
Hangisi kolay, hangisi doğru… Aslında hepiniz için doğrular başka başka, nerde yaşadığın, aile yapın, eğitimin, koşulların, çevre faktörlerin buna bire bir etken. Ama bildiğimiz tek şey var ne kadar güçlü olduğun. Aslında karar vermiş fikrinin sadece detaylara boğulmasıdır, bütün bunlar… Doğru olan hep senin en iyisi bu dediğindir. Belki yoldaşlık ettiğin, sevgili olduğun bu gönül kapını şimdilik kapatıp başka telaşelerin peşine koşacaksın, derin derin nefes almayı öğreneceksin. Biraz yorulacaksın, doğru. Biraz küseceksin, bu da doğru ama kararın yola çoktan çıkmış bir telgraf gibi olacak. Sen endişelerini bir yere bırak, kimin ne konuştuğuna, senin için ne istediğine, varsa sorumlulukların önce kendin sonra Canan’ın, yoksa eğer sadece kendin için yaşamaya devam et. İllaki bir limana girmek zorunda değilsin, denizlere açıl, bırak biraz rahatla, biraz da gülümseme ne mal ne eş ne aile artık hepsi sensin.
Artık bilmediğin yollara değil istediğin yere gitme zamanı.
02.10.2015
Astrolog Zeynep Turan
Yazının her hakkı saklıdır.