Üç ruhlu Ay, Yay burcunda gerçekleşecek. Dolunay Yay burcunda 21 Mayıs’ ta başlayıp, 20 Haziran’ da tekrar ruh bulacak. 31 günde dünya ne kadar değişir, üç ruhlu ayda birlikte göreceğiz.
Her şey aslında bir kelime ile başladı. Evren sessizce bu sözcüğü fısıldarken; duymak mı, anlatmak mı yoksa yaşamak mı zor? Diye gitti geldi akıllar. Bu soruların cevabını aslında yazının sonunda sizler cevaplayacaksınız.
Ayın resmine farklı bir açıdan bakmak ister misiniz?
Ay diyor ki…
- Doğuyorum. Dolunay, Yay burcunda gerçekleşirken ruhumda bir sıkışma meydana geliyor.
- Yaşıyorum. Yeniay, İkizler burcunda gerçekleşirken elbette bu süreçte büyüyorum ve kargaşaya hâkim olmaya çalışıyorum.
- Ölüyorum çünkü yeniden doğmayı bekliyorum, Dolunay, Yay burcunda gerçekleşirken, tanık olduğum her şeye ‘’Tepki veriyorum.’’
Tüm olasılıklar masada…
Haklı olarak böyle bir cümlenin ardında yatan gerçekliğe dönüp bir bakmak gerekir. Yeni planlar yaparken kendimizi ön safhalara koymaya çalışacağız. İlerlemek istiyorsak yeni ve yaratıcı planlar için eski olan her şeyden vazgeçmemiz gerekebilir. Bu süreçte Ay, davranışlarımızı ve inançlarımızı da sorguya çekecektir. Kaçınılmaz bir gerçeklik bu… Ayın kendini nasıl temsil ettiğini, bu üç aşamalı ruhunda görelim. Tüm bu oluşumun sonunda yeni başlangıçlar yapmak için elimize bir liste tutuşturabilir. Kim mi tutuşturuyor? Ay’ın ta kendisi tabii ki! Bazı şeyleri yapmaya nasıl mecbur kalıyorsak, bu döngüde yeniden var olmak için yapacaklarımızın listesi olmak zorunda.
Bu süreç Mayıs ayının 21’inde başlıyor. Gökyüzünde Dolunay, fırça darbesine aşağıdan yukarıya doğru başlıyor. 5 Haziran’da Yeniay, yeni bir şeyin ortaya çıkmasını sağlıyor. Artık bir şeyleri daha net görmeye başlayabiliriz. Ve son olarak 20 Haziran’da yaşanacak olan Dolunay bize resmin tamamını gösteriyor. Birileri buna hayran olurken, birileri içindeki detaylarda boğulabilir, birileri de “Ben anladım verilen mesajı.” diyerek subjektif davranmaya çalışabilir.
Ay'ın ruhunu okumak!
Bir savaş var. Ama bu sefer farklı, çünkü içimizdeki ruhsal arınmalardan, yüzleşmelere bir temsili tören arayışında olacağız. Bu günler kolay geçmeyecek. Evet, hepimiz iyi olmak için kendi yaşam alanlarımızda verdiğimiz mücadeleler içindeyiz. Göz yumduğumuz deneyimlerden geçiyoruz. 21 Mayıs’ta yaşanacak Dolunay, Satürn ile bir omuz hizasında iken aralarında Mars olacak. 1 derece ile Yay burcunda geri giden Mars, Dolunay’ın ruhunu adeta inandığımız, kutsal değer gördüğümüz adreslerden sıkıştıracak. Kaygıları ve mücadeleci yanıyla kendini ortaya koymaya çalışan Merkür’le de yakınlık kuruyor. Bu durum: “Kaderin her türlü olasılığına hazır olun.” dedirtebilir.
Karakteristik yapısına dönersek, aslında değişim ve hak olandan bahsetmeye hazırlandığını vurgulayabilirim. Bu durum ayın çok yönlü ruhunda ciddi ciddi görünmeye başlayacak. Hayatlarımıza ve toplumsal değerlere uyarlarsak, kimlerin bu süreçte daha çok üzülebileceğini de görmemizi sağlayacak. Belki de ilk defa, görmemezlikten geldiğimiz her şeyden kendimizi sorumlu hissedeceğiz. Yani kalplerimize düşen yüzleşmeler hangi konuda bedel ödememiz gerektiğini de işaret edecek.
21 Mayıs tarihinde Dolunay Yay burcunda!
İslam âlemi için en kıymetli günlerden birinde semada yükselen Ay, parlak ve dünyaya yakın olduğu bir pozisyonda olacak. Değişken bir burçta ruh bulması, nelerin habercisi olmayacak ki! 2015 Aralık ayından bu yana sıkışan siyasi ve ekonomik dar boğazın belki de en sert şekli ile yüzleşeceğiz. Ayrıca hepimizin, sistemin bir parçası olduğumuzu gösterecek. Birbirimize ne kadar uzak olsak da alınan kararların hayatlarımıza nasıl yansıdığını konuşacağız. Belki de uzun zamandır gök kubbe bizi bu kadar gerçekçiliğe davet etmiyordu. “Bunları konuşmanın zamanı çoktan gelmişti.” diyebiliriz. Suları bulandıran nedir peki? 28 Nisan tarihine dikkat çekmek istiyorum. Bu iki farklı tarih bize 5 ay ara ile ne anlatmak istiyordu? Daha önce üstü kapatılmış her türlü sorunlu yapının, sorumluluklarını parmakla göstereceğimizi işaret ediyor.
Ayarlarınızla oynamayın! Çünkü evren Güneş'in doğduğu yönü sınava tabi tutuyor!
Değişim, kelebek etkisi ile büyük bir hareketin öncülüğünü yapıyor. Tarih kitaplarına girecek olayları yaşarken; dünya ve insanlık gözümüzün önünde kabuk değiştirdi demeye devam edeceğiz. Yakın tarihte çocuklar, kadınlar, gençler ve sınırlar büyük bir sıkışmanın içinde telafisi olmayan zararlar gördü. Şimdi ise gökyüzü, insanların en büyük zaafı yani inançları üzerinden yüzleşmelere tabi tutuyor. “Ne değişecek?” diyenlere, sadece gözlemleyin, diyorum.
Gökyüzü, ülkemiz için tarihte görülmemiş bir ilke imza atacağına işaret ediyor. Öyle ki bugüne kadar tarafı belli olan, olmayan bireylerin ve grupların bile çıkacak olaylarda spekülatif rol alabileceklerini gözlemleyebiliriz.
Yay burcunda gerçekleşen Dolunay, sevgiyi ve samimiyeti temsil eden Venüs’e de meydan okuyor. 21 Mayıs’ı 22 Mayıs’a bağlayan saatlerde etkili olacak olan Dolunay, bir kesimin çok sevdiği, sahiplendiği, göz önünde bulundurduğu insanların, bir gecede değer kaybedebileceğinin altını çiziyor. Siyasette ilk neyi etkisi altına alacak merak ediyor musunuz? Türkiye’nin gündeminde olan Akp Kongresini. Genel başkanlık ve başbakanlık seçiminde gökyüzünün adayları ise iki tane! Neden derseniz her iki isimin de haritasında toprak burçları güçlü! Akp’nin kuruluş tarihinden itibaren baktığımızda, toprağı az olan bir haritaya sahip. Bu da Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın haritası ile uyumuna vurgu yapıyor. Gökyüzünün verilerinden devam edecek olursak, 21 Aralık 1955 doğumlu Sayın Binali Yıldırım’ın haritası 21 Mayıs’ta gerçekleşen Dolunay’dan büyük destek alıyor. Aynı zamanda 2007 yılındaki güneş tutulması, görev aldığı dönemlerde kriz yönetiminde başarılı olduğunu vurguluyor.
Kim kazanacak?
Bir diğer öne çıkan isim ise Sayın Numan Kurtulmuş! Doğum tarihinin 23 Mart 1959 olması ise gökyüzü tarafından bir diğer güçlü aday olduğunu gösteriyor. Kurtulmuş’un haritasında ilk göze çarpan, 1998 yılındaki gök kubbenin desteği ile siyasette keskin çıkışlar yakalaması. 2012 yılında dünyayı dönüştüren gezegen hareketleri sayın Kurtulmuş’ a radikal kararlar aldırarak hayatına farklı bir yön çiziyor. Aynı zamanda 1959 Ordu doğumlu Kurtulmuş, dünyaya geldiği gökyüzünde toprak burcunda uçurtması olduğunu ve 22 Mayıs 2016‘ nın gökyüzünde toprak burcunda gerçekleşen uçurtmanın büyük desteğini göreceğini işaret ediyor. Peki neden iki aday var? Çünkü gökyüzü, yakın tarihe baktığımızda, Akp'nin 2015 Haziran ayının benzerinden geçtiğine de vurgu yapıyor. Bu da parti içinde dengelerin tamamının değişeceğini ve bu belirsizlikle yolunu bulacağını işaret ediyor. Unutmayın gökyüzünün ruhu ne ise yeryüzünün ruhu odur.
Su bulanmadan, durulmaz.
Sonrasında 14 günlük ayın son dördü hal ise kulislerin ve spekülasyon yaratacak iddaların en önemlisi de kırılgan, küsebilecek kişilerin konuşmalarına ışık tutacak. Ekonomik olarak eş zamanlı açıklamalar ve düzenlemeler Türkiye’nin iç sesini susturmaya ya da güneşin İkizler’deki ruhunu yani belirsizliğe tepkinin başka bir boyuta taşınacağını işaret ediyor. Bu da Türkiye’nin Ay burcunun karşısında etkili olacak Dolunay, gündeme oturacak insanlara güvenmekte güçlük çekeceğimiz duygu durumlarını da yaratabileceğini işaret ediyor. Bu da yeni bir belirsizliğin kapılarını mı açacak yoksa Kasım ayından bu yana sürüklenen sürecin sonuna mı getirecek hep birlikte bir pazar akşamı yorumlama fırsatı bulacağız.
Unutmayın! Satürn 22 Mayıs tarihinde Ay’ın heybetli ışığından enerji alacak. Bu süreçte dengeler değişebilir; aynı zamanda global markalarda yer alan üst yöneticilerin tutumu farklılık gösterebilir. Amerika’nın seçim arifesinde çıkan anket sonuçları bile farklı sonuçlar verebilir. Aynı zamanda adayların psikolojileri değişebilir, farklı söylemlerde bulunabilirler.
Satürn, her ne kadar omuz ara farkı ile Mars tarafından sakinleştirilmeye çalışılsa da aslında Güneş’i karşısına almak zorunda kalacak. Hayat memat meselesi dediğimiz duyguları, gelip burnumuzun dibine kadar sokabilir. Dünya’nın, gündemin her zaman popülaritesini koruyan Amerika’nın şimdi nelerle yüzleşeceğini hep birlikte göreceğiz. Dolunay gerçekleşirken, Venüs ile ilişkisini tüm havası ile ortaya koyacak. Ani ruhsal patlamalar ya da bir anlık olaylar günlük hayatımızda keskin virajlar almamızı sağlayabilir. Ortaya çıkacak dengeler bu süreçte, bazı değerlerimizi deformasyona uğratabilir. Adı üstünde bize “sıkışmayı” anlatan Dolunay, 21 Mayıs gecesi gerçekleşmesi ile birlikte “temiz bilginin” ne kadar önemli olduğuna vurgu yapacak. Satürnyen günlerin ilk fırça vuruşu bunlar. Dolunay sayesinde insanlığa yine kendi dili ile mesajlar verecek. Toplumsal olayların daha çok bilgi kirliliğine ve olgunlaşmış sitemlere dair olduğunu bir kez daha göreceğiz. “ Üzülecek miyim?“ diye soranlara, bekleyin diyorum.
Bir ruhu bitirdiniz, sırada 2. Ruh var.
Astrolog
Zeynep Turan
Yazının her hakkı saklıdır.
11.05.2016
