Yükleniyor . . .

ÇİRKİN AMA ÇEKİCİ, NASIL OLUYOR?

ÇİRKİN AMA ÇEKİCİ, NASIL OLUYOR?

Allah Çirkin Şansı Versin 

Hepimiz yolda yanımızdan geçen, kafede karşımızda oturan, otobüste yanımızda beliren, kısaca herhangi bir yerde karşılaştığımız her çifti şöyle bir süzeriz. Bazen “ne kadar yakışıyorlar!” derken, bazen de “ya, bu kıza bu adam olmuş mu!” diye sitem ederiz. Ama kabul edelim hanımlar, hepimiz hayatımızın bir döneminde bir “çirkin”e gönül verdik. Peki, bu adamları gözümüzde çekici yapan ne, mesela Cem Yılmaz’ı, mesela Okan Bayülgen’i sonra Nejat İşler’i, gözümüze hoş gösteren ne? Bu yazıda bunların cevaplarını arayacağız!
 
“Ama hayatım onun Aura’sı mavi...”
 
Aura terimi son zamanlarda hayatımıza iyice girdi. Kişinin enerjisinin, kişiliğine yansımasına verilen isme “Aura” diyebiliriz kısaca. Bununla ilgili son zamanlarda çok fazla yorumlar yapılıyor, auralar renklere ayrılıyor. Bunları ilerleyen günlerdeki yazımızda inceleyeceğiz. Burada kullanacağımız kalıp ise kadınlar arasında son zamanlarda trend olan bir kelime grubu! Yani adam yakışıklı değil belki, ama onda beni çeken bir şeyler var dediğinizde yapıştırıyorlar cevabı: “Hayatım onun Aura’sı Mavi...”
 
Ne demek peki aurası mavi? Mavi Aura genelde yaratıcı ve sanatçı kişilerde bulunan bir enerji. Sempatik, karizmatik ve yaratıcının sıfatlarının bir toplamını verdiğini söylersek yanlış olmaz. E, bu özellikler olduktan sonra böyle bir adama hangimiz karşı koyabiliriz ki?
Hepimizin deneyimleri, hayatta tecrübe ettikleri birbirinden farklı… Ama bir konuda hepimiz netiz, işe yaramayan erkeği istemiyoruz! Çalışsın, çabalasın, hayata karşı bir duruşu olsun istiyoruz. Bu duruşuyla diğerleri arasından sıyrılınca da, ister istemez etkileniyoruz. Konuşmaları, tavırları, yaptığı işler...
 
Teoman’ı hatırlayalım... Birçok genç kızın sevgilisi, Rock yıldızı Teoman her konuşmasında “ben çirkin bir adamım” demeyi eksik etmezdi. Fakat asla kendinden ödün vermeyen duruşuyla, yazdığı şarkılarla, aşkı dolu dolu yansıtmasıyla bizi etkiledi. 
 
İnkâr edemeyeceğimiz bir şey de duygusal yapımız, aşka karşı koyamayışımız. Bize aşkı yaşatabileceğini hissedersek kendimizi dizginlememiz imkansız bir hal alıyor neredeyse... Buna örnek olarak da Okan Bayülgen’i gösterebiliriz. Biz onu sivri çıkışlarıyla, eğlence programlarıyla tanırken, öteki yüzünde şiirler yazan, ağırbaşlı bir adam var. 
Aslında düşününce, hepimiz fark ediyoruz ki bir erkek, beklentilerimizi karşıladığında tipine karşı gözümüz kör oluyor. “Burnu mu büyükmüş, aman ne olmuş, duruşuna, konuşmasına aşığım ben onun aşık!” diye ortalarda dolanmadık mı hiç sanki?
 
Kadınlar Parayı Seviyor, Erkekleri Değil!
 
Çok duyuyoruz bunu da beylerden. Güzel kadınları çirkin bir adamla gördüklerinde yapıştırıyorlar etiketi. Belki bazen doğru, belki küçük yaşlarda hata yapan hemcinslerimiz var. Ama hepsi de değil canım, yani bu kadar para kazanmış adamın hiç mi bir özelliği yok, boş kafalılar mı hepsi! Olayın sadece parada olmadığını, biz erkeklerden çok daha iyi biliyoruz…
 
“Parası var, kadın tabi onu seçecek” diyen erkekleri haksız çıkarmak için, araştırıyoruz olayın iç yüzünü ve çoğunlukla da doğru kanıtları buluyoruz. Çağımızın gereklerinden biri de maddi bağımsızlık, hatta orta üstü refahlık. Böyle bir maddi rahatlığa sahip erkekler hobilerine, spora, bakıma yöneliyorlar ve hemcinslerinin arasından sıyrılıyorlar. 
 
Tamam, herkesten aynı performansı beklemeyelim. Ama en ufak bir bakım, bir özen de olmaz mı canım? Kabul edelim, erkeklerin birçoğu kendilerine bakmıyorlar. Biz saçlarımızı fönlüyoruz, yüzümüzü kremliyoruz, kilomuza dikkat ediyoruz... Ama onlar bunların birçoğunu yapmıyorlar. Bizler ev işleri yapıyoruz, çocuk büyütüyoruz, onlar çoğu zaman bunlara katılmıyorlar. E, bu kadar boş zamanda, bu adamlar ne yapıyorlar? Hiçbir şey yapmadan duranlar da var. Öyle durunca da haliyle fiziksel çekiciliklerini yitiriyorlar, bakımsız bir halde karşımıza çıkıyorlar.
 
Fakat kendine, sağlığına, görünümüne dikkat eden erkekler hepimizin dikkatini çekiyor. Saçına biraz özendiyse bile alışmamış olduğumuzdan hemen gözümüz kayıveriyor. Bu koşularda o kadarı da normal artık, değil mi?
 
Kapat gözlerini, yoksa aşık olacağım!
 
Yalnız görünüm değil, kültürel birikim ve etkili konuşma da bir erkeğin duruşunda önemli iki etken. Örneğin yazının başında da bahsettiğimiz Nejat İşler... Kendisinin Ortaköy’de bir sahafta çalışırken keşfedildiğini biliyor muydunuz?
 
Kariyerinden, yaptıklarından, çevirdiği dizi ve filmlerinden ayrı olarak şöyle bir düşünün. Görünümüyle, duruşuyla yolda yanımızdan sıradan biri gibi geçse kendine ikinci kez baktırabilir miydi? En azından şimdi baktırdığı kadar baktırmazdı, değil mi? Karizması nereden geliyor bu adamın peki diye düşündüğümüzde konuşmasına ve bakışlarına maruz kalındığında karşı tarafı çok derinden etkilediğini söyleyebiliriz. Kabul etmeliyiz ki, çok okuyan, kültürlü insan bir başka bakıyor! O doluluğu görünce bizim de içimiz eriyor. Gizliden bir saldırıya uğrama durumu var yani. Gardımızı alamıyoruz, dur bakma, aşık oluyorum diyemiyoruz.
 
Kadın ve erkek ne kadar “insan türü” başlığı altında birleşseler de gerek anatomileriyle, gerek düşünce yapılarıyla birbirinden çok ayrı kişiliklere sahipler. Kadınlar genelde derinlik ve anlam arayışındayken, erkekler huzur ve rahatlık istiyor. Kavgalarda özürler konuları kapatmak için dileniyor, çiçekler özel günlerde almış olmak için alınıyor. Bunları görünce bir hayal kırıklığı, bir heves kırılması da yaşanmıyor değil hani… 
 
Kadın bir ilişki içindeyken karşı tarafı sürekli düşünüyor ve analiz ediyor, karşı tarafın da bunu yaptığını zannediyor, çoğu zaman umuyor… Bir erkeğin onunla ilgili araştırma yapmış olması onun hoşuna gidiyor mesela, ilgi istiyor. İlgiyi hissetmek, sevgiyi görmek istiyor.
 
İşte demin bahsettiğimiz Nejat İşler bakışlılar da, tam burada devreye giriyor. Bir bakışıyla kadına sevgisini gösteren, her şeyiyle ona konsantre olduğunu hissettiren, yalnız özel günleri beklemeyen, içinden geldiği için bir şeyler söyleyen adamlar da aradan sıyrılıyor. Bir şey almak şart değil, bir dize, bir cümle, bir paragraf bile sevgiyi veriyor ve iyi hissettiriyor.
 
Neyin nesi, kimin fesi?
 
Doğamızdaki bir diğer karşı konulamaz güdümüz de merak. Her şeyi bilmek istiyoruz, hayatın sırlarını çözmek istiyoruz. Çok ayrıntılı düşünüyoruz, ince eliyoruz, sık dokuyoruz, didik didik ediyoruz. Bu sosyal medya hesapları bu yüzden hepimize ilaç gibi geldi. Bir adamı görünce hemen koşup profillerini kurcalıyoruz. “Hımm bunu dinlemiş, hmm bunu izlemiş, bu kız kimmiş, böyle demiş haklıymış, şöyle demiş haksızmış...” Daha adamla konuşmadan, adamın kişiliğini hatim indiriyoruz!
 
Ama bir şeyler gizliyse eğer, kiminle konuştuğunu göremiyorsak, kısa cevaplar alıyorsak, meraktan çıldırıyoruz. Yahu bu adam kim, neden böyle diye düşünürken bir de bakmışız, kaptırdık, e gidiyoruz?
 
Lise yıllarında sınıfta diş telleri olan o karizmatik çocuğu hatırladınız mı? Peki, ya o sessizliğini? İşte sırlardan biri de bu. Bir erkek sessiz sedasız, gizemli durduğunda herkesi kendine çekiyor. Hayatında ne oluyor, o ne hissediyor diye içten içe merak ediyoruz. Bu yüzden özel hayatını gizleyen, kendi hakkında hiç ipucu vermeyen çirkin adamlar da tercih listelerimizde üst sıralara oynuyor.
 
Bu konuştuklarımızdan sonra görüyoruz ki, bizim için öncelikli olan erkeğin kara kaşı-kara gözü değil. Biz hayata karşı güçlü duran, kendi prensipleri-ilkeleri olan, her halinden asalet akan, biraz da bakımlı erkek gördüğümüzde, isterse dünya çirkini olsun, ba-yı-lı-yo-ruz!
 
Gözümüz alışmamış, farklı gelince kapılıyoruz. Bu da erkeklerin suçu mu diyelim, yoksa “işte ipuçları önünüzde, kullanın bu avantajı” mı diyelim artık, bilemiyoruz…
 
Astrolog ZEYNEP TURAN
Zeynep Turan
Hakkında
Astroloji bir yol haritasıdır. Hayatınızla ilgili keskin bir viraj aldığınızı düşünüyor olabilirsiniz. Peki, o zaman size bir soru; İçinde bulunduğunuz dönemin hayatınızdaki en zor dönem olduğuna nasıl karar veriyorsunuz? Astroloji bunları yıl yıl cevaplıyor! Zeynep Turan; doğum haritanızda yani horoscope haritanızda, size özel olayları anlatırken, olayları nasıl yöneteceğinize dair danışmanlık da veriyor…Siz doğum bilgilerinizi veriyorsunuz, Zeynep Turan doğum anınızdaki gezegen konumlarından hayatınızda neyin öne çıktığını anlatıyor.
Yükselenini Hesapla
2023 Karar
Gezegen hareketleri 2023’ün seçilmiş bir yıl olduğunu iddia ediyor...