BALIK BURCUNDA DOLUNAY (29 AĞUSTOS 2015)
Savunmacı Balık, Dolunay’ı kendi evinde misafir ediyor…
Balık burcunda gerçekleşecek Dolunay, Güneş'i karşısına alırken daha çok kariyeri ve parayı temsil eden Jüpiter ile de karşıtlık yapacak. Bu da detayların öneminin artacağına, ayrıntılarla daha çok ilgileneceğimize işaret ediyor. Yani tek bir kelimeyle söylemek gerekirse bu Dolunay, zorlayıcı zamanların başlayacağını bizlere vurguluyor…
Neden bu kadar zorlayıcı olacak diye soruyor olabilirsiniz, şöyle anlatayım;
Mücadeleci bir süreç bizi bekliyor. Çünkü Dolunay, Balık burcunda gerçekleşirken aynı zamanda yöneticiliğini yaptığı Neptün ile de yakın bir ilişki kuracak. Böylece hiçbir şeyin tekdüzeliğe hapsolmadığını öğreneceğiz! Gündem konusu olarak da ruhsal zorlama ve bıkkınlık konularının ele alınacağını söyleyebilirim. Geçtiğimiz yılda da bu Dolunay’ın benzeri yaşanmıştı hatırlarsanız. Dünya’da ve ülkemizde Dolunay etkisini gösterirken keskin ruhsal virajlara girmiştik. Bu Dolunay geçen yıla oranla biraz daha sert olacak diyebilirim. Yüreğin zalimlikleri ile iletişimin sınırlarında gidip gelirken son zamanlarda insanların nasıl bir anda vazgeçtiklerini göreceğiz ve onların gerçek yüzleriyle yüzleşeceğiz. Depresif bir ruh haline bürünebileceğimiz, kimseyle konuşmak istemeyeceğimiz ve kendi kabuğumuza çekileceğimiz zamanlar bizi bekliyor. Eşler ve sevgililer arasında büyük patlamalara ve kırılmalara şahit olabiliriz. “Başımıza gelmez” diye sevinme gafletinde bulunmamanızı öneririm… Çünkü bu süreçte hemen hemen herkes keskin kopuşlar ve bitişler yaşayacaktır. Çevremizde, özellikle gençler arasında hayattan zevk almama, yılgınlık gibi ruh halleri gözlemlenebilir. Bu döngüde birbirimize vereceğimizdestek her şeyden daha önemli olacak diyebilirim. Eğer sabrı olmayan ruhlardan olursak ağır travmalar geçireceğimiz günlerden kaçınamayabiliriz. Unutmayın ki; sabır öyle bir iptir ki sen kopacak sanırsın o gittikçe güçlenir.
Neptün’ün diğer keskin yüzünü hissedeceğimiz bu Dolunay, bilinçaltımızda gizli kalmış tüm korkularımızın baş göstereceğini bize işaret ediyor. Bu döngüde bir anda ortaya çıkan hastalıklar ve salgınlar gibi konularla deneyimlenebilir, kötü tecrübelere tabi tutulabiliriz. Bu döngü kimin ne düşündüğüne, ne söylemeye çalıştığına daha fazla kafa yoracağımız bir döngü olacak. Daha iddialı konuşmak gerekirse gökyüzünün en gösterişli Dolunay’ına şahit olacağız. Hiç ummadığımız insanların, belki de en yakınlarımızın acı gerçeklerine şahit olacağız ve yüzleşmekten kaçtığımız her korkumuzla karşı karşıya ve baş başa kalacağız diyebilirim. Olumsuz bir ruh halinin hâkim olacağı bu günlerde kariyerimize de fazla odaklanamayabiliriz. Bu kasvetli ruh hallerinden nasıl kurtulabiliriz diye soracak olursanız size basit bir cevap vereyim; Dolunay’ın etkilerini bilirsek nasıl davranmamız gerektiğini hesaplar, ona göre gardımızı alırız. Unutmayın ki; farkında olmaya başladığımız her şeyin önlemini önceden alırız. Bu etkileri anlatmamın en büyük nedeni tam da budur işte…
Bu Dolunay bizim hayatlarımıza zorlayıcı etkide bulunduğu gibi ülkemiz içinde belli başlı olayların başlangıcını ve bitişlerini de işaret ediyor.
Ülkemiz için sert bir süreç olabilir Ülkemizin haritasına göre (29 Ekim) sınırları ve komşu ülkelerle ilgili birtakım kararların alınacağına, yeni adımlar atılacağına işaret eden bir döngü bizi bekliyor. Toplumsal olayların birey olarak bizi çok etkileyeceği bu süreçte kindar konuşmalara, nefret söylemlerine şahit olabiliriz. Eş zamanlı su ile sınavlarımız da baş gösterebilir. Suyu temsil eden birçok doğa olayına maruz kalabiliriz. Bunun yanı sıra dünyada birçok intihar eylemleri de belirebilir. İnsanların bilinçli olarak birbirini kırdığını, zalim duyguların hepsini gün yüzüne çıkartacağını vurgulayan sert bir dolunaya gebeyiz. Mars'ın Terazi burcundaki hareketi kendini ifade edemediği bir alana teslim olurken, 27 Ağustos'taki Güneş-Jüpiter kavuşumunun etkisini kendimize koruyucu bir kalkan olarak da görebiliriz. Dolunay bizi oldukça zorlayacak, kendi içimizde kaybolmamıza neden olacak ve “artık yeter, halim kalmadı” laflarını bize sık sık tekrar ettirecek diyebilirim. Zaman zaman ağlama nöbetleri geçirecek kadar boğulduğunuzu, kendinize acımaya başladığınızı hissedebilirsiniz. Sevdiğiniz tarafından, aileniz tarafından yok sayıldığınızı düşünmenizin nedeni ne yazık ki Dolunay’ın etkilerinden kaynaklı olacak! Yine bu süreçte güven duygularımız ölebilir. Çevremizdeki hemen hemen herkesten şüphelenebilir, kuruntulu davranışlar sergileyebiliriz. Neyse ki diğer gezegenler bizi içimizde gizlenen kör kuyulara atmayacak! Mars ise kâbuslarımızın gerçeklere çok yakın olduğunu destekleyen Neptün Retro’suna adeta meydan okuyacak. Tabii bunu aklınıza not ederken Güneş, Jüpiter kavuşumunun detaycı bir burçta olduğunu; yani Dolunay’ın tam karşıt burcu Başakta olduğunu unutmayın! Güneş, kaygılı Başak burcunda… Bu da demektir ki mevsim artık kendi içinde bir sona hazırlanıyor… Bize ışık tutacak konular yine detaylar ve geçmiş olacaktır. Eğer kendinizi değerlendirirken objektif olamıyorsanız size tavsiyem şu soruyu kendinize sormanız;
Çalışmayanların, çabalamayanların çalışanlara hep bir borcu vardır.
Şimdi sizde Terazinin bir kantarına aklınızı bir kantarına kalbiniz koyun ve kendinize sorun; kişisel çıkarlarım dışında ben ne yaptım?
Unutmayın; sahip olduklarınız değil, paylaştıklarınız sizindir...
Astroloji bir yol haritasıdır…
Astrolog Zeynep Turan
Yazının tüm hakları saklıdır.
12.08.2015