BEKÂRLIK SULTANLIK

İnsanlar çok fena değil mi? Eğer sevgiliniz yoksa size acıyan gözlerle bakıp, mutsuz olduğunuzu düşünüyorlar. Özellikle aileniz “artık evlen de mürüvvetini görelim” tarzı konuşmalarla bozuk olmayan moralinizi bir güzel bozuyor. Halbuki olay çok basit; henüz hayatınızın aşkıyla karşılaşmadınız ve saçma sapan insanlarla zaman geçirmek istemiyorsunuz. 

 

Olamaz mı? Tabii ki olabilir. O zaman moralleri bozmuyoruz ve bekârlığın avantajlarını sonuna kadar kullanıyoruz. Bakalım burcunuz bekâr kalmayı niçin seviyor? Bekârken neler yapıyor? 

 

-Flört serbest! “Kime bakıyorsun, onu tanıyor musun?” tarzı sorulara yakalanmadığım gibi, hoşlandığım kişiye de rahat rahat bakabiliyorum. 

-Arkadaşlarımla istediğim kadar vakit geçirdiğim için yeni ortamlara girebiliyorum. Yeni ortam demek, yeni insanlar demek.

-Özgür ruhumu ev temizliği, yemek yapma ve bulaşık yıkamakla sınırlamak zorunda değilim.

 

-Saçma sapan kıskançlık tripleri atan yok. Aynı zamanda ben de kimseyi takip etmek zorunda kalmıyorum. Kafam rahat!

-Canım konuşmak istemediğinde, açıklama yapmak zorunda olduğum biri yok karşımda. 

-Özel günlerle aramın iyi olmadığını herkes bilir. Sürekli hatırlamak zorunda olacağım bir gün yok, hediye falan almıyorum kimseye.  Özel gün kavramım sadece bayramlarla sınırlı.

 

-Seviyoruz diye tüm sinir bozucu huylarına katlanacağımızı düşünen biri yok! 

-Her 5 dakikada bir gelen “neredesin, kimlesin?” mesajlarına maruz kalmıyorum.  

-Sorumluluk almayı sevmeyen, rahat tavırlarımdan şikâyet eden biriyle muhatap olmak zorunda kalmıyorum. 

 

-Tatil günlerimi ayırmak zorunda olduğum biri yok, aileme daha çok vakit ayırabilirim!

-Romantik-komedi tarzı film izliyorum diye şikâyet eden ve dalga geçen biri yok! İstediğim kadar ağlar, istediğim kadar gülerim.

-En önemlisi de bekârlık, fiziksel olarak büyük bir rahatlık. Cilt-saç bakımı, kılık kıyafet ve makyaj olayı sadece kendim için. Bir başkası için değil… Canım istediğimde süslenirim, canım istediğimde yataktan kalktığım gibi aynaya bile bakmadan dışarı çıkarım. Keyif benim!

 

-Organizasyonlara ve eğlencelere daha çok zaman kalıyor! Hobilerime karışan biri olmadığı gibi, yapmak istediğim aktivitelere daha çok vakit ayırabilirim. Spor salonuna ve dans kursuna yazılmak gibi…

-Keyfimin kahyası yok; istediğim saatte uyanır, istediğim saatte uyurum. Yemek yapmak zorunda değilim, dışarıdan sipariş vermekte özgürüm.

-“Çok para harcıyorsun” diyen ve aldığım şeylere karışan biri yok! 

 

-Yalnızken hayallerime ve ideallerimi odaklanmak çok daha kolay!

 

-Her dakika hesap verdiğim biri yok, zihnimi yoran biri beni işimden de alıkoyar. Bu şekilde mutluyum.
 

-Henüz birinin sorumluluğunu taşıyacak durumda değilim, önce kendimi geliştirmem lazım!

 

-Evimde istediğim dekorasyon değişikliğini yapabilirim. Kimse bana karşı çıkamaz.

-Çevremde her daim bir hayran grubum var. Kısmetim hep açık.

-“O etek kısa olmuş, bu çorap olmamış, dekolten biraz fazla sanki?” tarzı maço konuşmalara maruz kalmıyorum. Dilediğimce giyinebilirim. 

 

-Kendimi tanımam için istediğim kadar zamanım var. İçsel dünyam ve ben! Bir başkasına şuan yer yok…

-Kimleri sevdiğime, kimlerle görüşüp kimlerle görüşmek istediğime ben karar verebilirim. Beni sınırlandıracak birine gerek yok. 

-Her konuda muhalefet olduğumu düşünen ve benim düşüncelerimi anlayamayan; kendimi ifade etmekte zorlandığım birine ihtiyacım yok!

 

-Bekar olduğuma göre gündüzüm ayrı, gecem ayrı güzel. “Eve döndün mü? Neredesin?” diye hesap soran biri yok!

-Tatil dönemlerinde istediğim yere, istediğim arkadaşımla gidebilirim. Hatta orada yeni insanlarla da tanışabilirim. İtirazı olan?

-Benimle eğlenmesini bilmiyorsan, enerjime ayak uyduramıyorsan hiç yaklaşma. Ben böyle rahatım.

 

-Kazandığım parayı dilediğim gibi, sadece kendim için harcayabilirim.

-Televizyonun ve hayatın kumandası hep benim elimde, daha ne olsun.

-İşin içine duygular girdiğinde her şeyin kontrolünü kaybediyorum sanki. Mantığımın devre dışı kalmasından hoşlanmıyorum!

 

-Her yerde dilediğim gibi davranabilirim. Başkalarının kurallarına uymak zorunda değilim! 

-Farkındayım, arada sırada garip biri olabiliyorum. En azından yalnızken, bu çok göze batmıyor, orijinal fikirlerime itiraz eden yok!

-Tek başıma seyahate çıkma özgürlüğüm varken, niçin biriyle birlikte tatilimi heba edeyim ki! Görmek istediğim çok ama çok yer var, beni kısıtlayan biri olmazsa daha mutlu olurum.

 

-Hafta sonlarımı dilediğim gibi geçirebilirim. İstersem gün boyu yataktan çıkmayıp, tembelliğin tadına vararak…

-Benim kadar yoğun duygular yaşayamıyorsan, hayatımda olmanın anlamı var ki? 

-Sürekli birinin arkasını toplamak zorunda değilim. Yorgun argın eve döndüğümde, benden yemek bekleyen biri için son kalan enerjimi harcama taraftarı değilim.