BURÇLARIN SOSYAL MEDYADAKİ TAVIRLARI...
Özgür Müyüz, Bağımlı Mı?
Yıl 2014, milenyum çağını yaşıyoruz. Geçmiş yıllara göre daha rahat, daha özgür hareket ettiğimizi söyleyebilir miyiz? Tabii ki… Artık birçok gelenek ve görenek unutulmaya yüz tutmuşken, eskiden mutlaka uymamız gerektiğini düşündüğümüz bazı kurallar da yavaş yavaş etkisini yitiriyor. Kimisine göre durum kötü; kimsenin kimseye saygısı kalmadı, herkes kafasına göre takılıyor, aile kavramı iyice çöktü… Büyüklerimizden en sık duyduğumuz cümleler; “ah ah, nerede eski bayramlar”, “vallahi saygı kalmamış artık, kimse kimseyi saymıyor”…
Kimisine göre ise gelenekler iyi hoş ama fazla bağlayıcı. İnsanları strese sokan bir “mahalle baskısı” söz konusu… Eskiden gençler fikirlerini söyleme konusunda zorlanırken, şimdi herkes aklından geçeni pat diye söyleyebiliyor. Daha demokratik bir ortam hakim. Fikir özgürlüğü, her ne kadar tam olarak sağlanamasa da, geçmiş senelere göre bariz bir şekilde gelişme gösterdi. Fikir özgürlüğünü bir kenara koyalım, en önemlisi teknolojideki gelişmeler.
Neredeyse her gün yeni bir marka, yeni bir ürün piyasaya çıkıyor. Aldığımız “akıllı” telefonun aklına anca 1 ay dayanabiliyor, 2.ay başka bir “akıllı” telefon alma derdine düşüyoruz. Son çıkan her zaman daha iyidir, öyle değil mi?
Youtube ve Blogger derken olaylar büyüdü, sosyal medya süreci Facebook, Twitter, Linkedin, Pinterest, Tumblr, Foursquare ve İnstagram ile devam etti… E, süreci takip etmek için telefonlarımızın bu tarz programları desteklemesi lazım. “WhatsApp’ı var mı, İnstagram hesabı açabiliyor muyuz?” bu tarz detaylar önemli… Artık iş yerleri bile WhatsApp grupları kurup, çalışanlarını oradan yönlendiriyor. Mail sistemi bile demode olmuş durumda.
Bilgi çağı yahu! Bir şeyi bilmemek değil, öğrenmemek ayıp. Madem elimizin altında el bilgisayarları var niçin cahil kalalım. Yolda yürürken bilmediğimiz bir şey, bir terim gördüğümüzde hemen Google’a sarılmıyor muyuz? Ya da gideceğimiz yeri telefonumuzdaki navigasyon özelliğinden bulmuyor muyuz? Tüm avantajlarını bir kenara koyup, olaya derinlemesine baktığımızda ise şunu fark etmek çok zor olmasa gerek; İletişim çağının nimetlerini sonuna kadar kullanırken, insanlarla karşılıklı iletişim noktasında geriye doğru gidiyoruz…
“Görüntülü konuşma var nasılsa, dışarı çıkıp buluşmak zor geliyorsa açarım Skyp’ı, dedikodumu yaparım arkadaşımla” mantığı bile iyice hayatımıza oturmuş durumda. Aa, bir de en sevdiğimiz dizi olduğu gün Skype görüşmesi bile kabul etmiyoruz. O dizi, o gün, o saatte izlenecek! Mümkünse kimse rahatsız etmesin, ailemize bile tahammülümüz yok.
Sosyal medya ile yatıp sosyal medya ile kalkıyoruz. Peki, size soru; sosyal medyayı ne kadar aktif kullanırsak o kadar mı sosyal oluyoruz? Takipçi sayım eğer seninkinden fazlaysa, ben senden daha mı çok seviliyorum? Yoksa suni bir kalabalık mı var çevremizde. Bizi sarıp sarmalayan, hareket ederken, konuşurken, yazarken 40 kez düşünmemize neden olan bir kalabalık mı bu?
“Acaba bunu yazsam ne tepki verirler?”, “acaba bu fotoğrafı koysam beğenirler mi?” tarzı düşüncelerle boğuşurken bir de bakıyoruz ki aslında hiç mi, hiç ÖZGÜR DEĞİLİZ! Telefonumuz son model, bilgisayarımız harikalar yaratıyor, hepsinin ayrı ayrı özelliği var, hepsi hayatımızı kolaylaştırıyor derken “teknoloji bağımlısı” olup çıkıyoruz. Telefonumuz mu bozuldu, Allah! Şimdi bittiğimiz an! Özgüven bir anda yerlerde, elimizde telefonumuz yokken okula yeni başlamış bir çocuk gibiyiz adeta. Her gün önünden geçtiğimiz yeri navigasyon olmadan bulamıyoruz, her saniye konuştuğumuz insanın telefon numarasını ezbere bilmiyoruz, en önemlisi de trafikte can sıkıntısından ölüyoruz! Kim ne yapmış, kim nereye gitmiş, kim ne giymiş… Aa, oyun faslını da unutmayalım. Otobüste ayakta iki büklüm de olsak, o oyun oynanacak!
Elimizin altındaki bu nimet bazen sizi de korkutmuyor mu? Özgürlükten ziyade, kısıtlanmış hissini daha da tatmıyor musunuz? “Gizlimiz saklımız kalmadı artık” demiyor musunuz? İnsanlarla “sosyal medya”dan haşır neşir olurken, “sosyal ortamlar”da daha az bulunmuyor muyuz? Gelin kabul edelim; ne düşündüğümüz kadar özgürüz, ne de düşündüğümüz kadar aktif…
Hadi size ev ödevi verelim; dışarıda analiz yapın, özellikle de toplu taşıma araçlarında. Kim kafasını kaldırıp da dışarıya bakıyor, kim kafasını kaldırıp da diğer insanlara bakıyor? Herkesin elinde bir telefon, kafalar eğilmiş, harıl harıl bir şeyler yazıyor, okuyor, izliyor, oynuyor değil mi? Yanında belki de en yakın arkadaşı var, ama gözü görüyor mu? Belki de o sırada birbirleriyle aynı mekanda olduğundan habersiz WhatsApp’tan sohbet ediyorlar. Gerçi her gittiğimiz yerde, hatta otobüste bile check-in yaptığımız için kim nerede, ne yapıyor, ne yiyor, ne içiyor biliyoruz.
İşte bu durum bir yandan da özgürlüğümüze balta vurmuyor mu; adım atsak millet biliyor! Bizi kısıtlamıyor mu, bazen daha farklı şeyler söylemek istiyoruz belki, ama arkadaşlarımızın tepkisinden çekiniyoruz. Mahalle baskısı bitti, sosyal medya baskısı başladı adeta!
İnsanlar robotlaşmaya doğru adım adım ilerlerken, belki de teknoloji denen cevherin nimetlerinden “azı karar, çoğu zarar” mantığıyla yararlanmayı öğrenmeliyiz. Çünkü bu şekilde ne tam olarak “özgür”üz, ne de tam olarak “sosyal”. Unutmayın, sosyal medya asla gerçeğinin yerini alamaz. Gerçek ilişkilerde tadılan, deneyimlenen emek, fedakarlık, sorumluluk gibi duygular sizce sosyal medya yoluyla kurulabilir mi?
Tüketim toplumunun esiri olmaktan kurtulup, maneviyatınızı korumanız dileği ile…
Burçların Sosyal Medyadaki Tavırları
Ateş Grubu (Koç, Aslan, Yay)
Sözünü sakınmayan ve dışa dönük bir tavrı olan Ateş grupları, sosyal medyada kendilerini en net ifade eden insanlardır. Lafı dolandırmaktan hoşlanmayan bu burçlar, aynı zamanda karşısındaki insandan lafını da esirgemez. Görüntüleri sürekli atarlı ve eleştireldir. İddialı sözler söyleyen, fanatik özellikler sergileyen arkadaşlarınızın burcuna dikkat edin, mutlaka ateş grubundan özellikler taşıyorlardır.
Eğlenceli videolar, fıkralar, komik hikayeler, takım sloganları paylaşan ateş grupları kendilerini göstermeyi severler. Yaptıkları paylaşımlar genellikle ilgi çekici şeyler olur, bu durum da onların egolarının yerini sağlamlaştırır. Paylaştıkları müzik ise yine hareketli ve eğlenceli parçalar olacaktır. Ne sıklıkla sosyal medyayı kullanırlar diye sorarsanız da şunu söyleyebiliriz; oldukça aktif diyebiliriz. Başkalarını merak ettikleri gibi, kendi ile ilgili gizli saklı bir şey de bırakmaz. Gizemden hoşlanmadığı için her konuyu oradan herkese açık bir şekilde konuşabilir.
Gazetecilerin ve spor yorumcularının yazım tarzlarını aklınıza getirin; genelde işte bu şekilde paylaşımları olur ateş gruplarının da. Ahmet Hakan ve Ayşe Arman da Ateş grubuna mensup ünlülerimizden...
Toprak Grubu (Boğa, Başak, Oğlak)
İşini sağlama almayı seven, risklerden uzak duran ve duygularını saklayan toprak grupları sosyal medyada da aynı şekilde davranır. Korkuları ve şüpheleri çoktur, bir şey paylaşmadan önce uzun uzun düşünür; “acaba beğenilir mi, tepki toplar mıyım, ya kimse ilgilenmezse, çok mu çirkin çıkmışım?” tarzı endişeleri onların rahat paylaşım yapamamasına neden olur. Küsme huyları bile vardır, arkadaşlarına bu ortamlardan trip atabilirler.
Ama şöyle de bir gerçek var ki; sosyal medyayı işlevsel olarak kullanan insanlar genelde hep bu burçlardan çıkar. Arkadaşlarıyla muhabbet etmek için buradaki hesaplarını çok sık kullanmazlar. Onlar işe yarar bir şeyler bulma amacındadırlar. Paylaşılan her iletiye “benim işime nasıl yarar” gözüyle baktıkları için genelde herkesin ne paylaştığını iyi bilirler ve kendi hayatlarına da uygularlar. Örneğin, gittiğiniz bir mekanın fotoğrafını mı paylaştınız, emin olun ki en ince ayrıntısına göre o fotoğrafı inceler ve mekan hoşuna giderse mutlaka ziyaret eder. Bir yemek fotoğrafı mı paylaştınız, görüntüsü hoşuna giderse gider tarifini bulur ve evinde uygular. Analiz etmeye ve gözlem yapmaya bayılırlar. Sosyal medyada öğrenme ya da öğretme çabasındadır.
Demet Akalın, Hande Yener, Gülben Ergen toprak grubu ünlülerimizdendir.
Hava Grubu (İkizler, Terazi, Kova)
İletişim yönü kuvvetli, dışa dönük hava grubu insanları sosyal medyayı en sık kullanan burçlardır. Sabah gözlerini açar açmaz hesaplarını kontrol eder, bir “günaydın” mesajı atmaktan geri kalmazlar. Fakat dengesiz bir ruh haline sahiptirler; sabah mutlu ve olumlu paylaşımlarda bulunurlarken; akşamüstü bir bakarsınız eleştirel şeyler paylaşıyorlar. “Rüzgar nereden eserse” modu, onları tarif eder adeta.
Kimseyle ağız dalışına girmez onlar; küs olsa bile kimseyi silmez, ama nispet yapma havalarına da bürünmez. Eski sevgilisine gider yapma gereği bile duymaz, zaten o kişiyi nötrlemiştir kendi kafasında. İnternet ortamında kah vardır kah yoktur, kendisi hayattan kopmayacağı için sosyal yaşamını devamlı oraya taşır mı; hayır!
Eğer sevgilileri yoksa sık sık paylaşım yapar, interaktif bir şekilde sosyal medyayı kullanırlar. Arkadaşlarıyla sohbet muhabbet halinde olmak hoşlarına gider. Eğer ki bir ilişkiye başlarlarsa, sevgilileriyle daha fazla vakit geçirecekleri için, eskisi kadar paylaşım yapmazlar. Ama günlük olarak mutlaka takip ederler…
Hava grubunda sosyal medyayı etkin bir şekilde kullanan burçlar; Melih Gökçek, Hülya Avşar olarak görülebilir.
Su Grubu (Yengeç, Akrep, Balık)
Sosyal medyada sessiz ama derinden giden bir grup var karşımızda. Duyarlı, sakin, kuruntulu, kıskanç, duygularıyla hareket eden su grubu burçları için sosyal medya demek “sevdiği insanı takip etmek” demek… Genellikle sevgilileriyle ortak hesap açan, sürekli sevgilisinin fotoğrafını paylaşan insanlar bu burçtan çıkar. Çok sık paylaşım yapmazlar, her gün hesaplarını kontrol etme gibi bir alışkanlıkları da yoktur. Kısa ve öz yazılar, kişisel gelişim ile ilgili sözler, anlamlı şarkı sözleri onların tarzını ortaya koyar.
Genelde kendi halinde takılan su grupları için tehlikeli çanları sevgililerinden ayrıldıkları zaman çalar. Hatta o çanlar bizim için de çalar, çünkü o kendini belli etmeyen insan, bir anda üst üste paylaşım yapmaya başlar. Hem de damardan! Nerede acıklı bir şarkı var, nerede mesaj içerikli bir söz var hepsini ana sayfanızda görmeniz mümkün…
Su grubu olup da hesabını dondurmayan biri varsa parmak kaldırsın! Çünkü hesaplarını en sık donduran insanlar yine bu burç grubundan çıkar. Özellikle de ilişkinin ilk evresinde sosyal medyadaki hesaplarını dondurabilir ya da güncellemeyebilirler. Ama sosyal medyadan uzak kalmaları en fazla 3 gün sürer! Dün hesabını kapatan arkadaşınızın, ertesi gün sizin duvarınıza yazdığını görürseniz hiç şaşırmayın; kesin su grubuna mensuptur…
Başkalarını takip etmek onların sosyal medyayı kullanma amaçlarıdır adeta. Başkalarına iltifat etmek, “canım-cicim” tarzı ifadeler kullanmak onları sosyal medya ortamında belli eder. Ama şunu sakın unutmayın; eski sevgiliniz Balık burcuysa, kesinlikle hala sizin hesaplarınızı kontrol ediyor ve size nispet yapacak tarzda paylaşımlarda bulunuyordur.
Yıldız Tilbe ve Murat Boz da sosyal medyada kendini gösteren Balık burcu ünlülerdendir.
Not: Bunlar ben değilim demeyin, haritanızda hangi burçlar baskınsa onların özelliğini taşıyorsunuzdur.
Astrolog Zeynep Turan
